1. Anasayfa
  2. Danıştay Kararları

İmar Kanunu 18. Madde Uygulamalarıyla (Parselasyon) İlgili Danıştay Kararları


Danıştay 6. Dairesi E: 1998/3692 K. 1999/4794 T. 13.10.1999

Uyuşmazlık konusu taşınmazın trafo yeri olarak kamulaştırılmasına ilişkin işlemlere başlanması ve tapu kayıtlarında bu yönde şerh bulunması karşısında, kamulaştırılan yerin tapuda davacı idare adına kayıtlı bulunmadığı gerekçesiyle kamulaştırma işleminin varlığı gözetilmeksizin sadece tapuda malik görünen kişilerin dikkate alınması suretiyle parselasyon yapılmasında mevzuata uyarlık yoktur. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/2790 K: 2007/5059 T: 21.09.2007

Özeti: Taşınmaz mülkiyetinin asıl belirleyici unsurunun tapu senedi olması nedeniyle, tapu kayıtlarında bu yönde bir şerh bulunmamasına karşın, satış vaadi sözleşmesi ile anılan taşınmazda hisse satın alındığından bahisle, mülkiyet iddiasıyla parselasyon işlemine dava açılamayacağı hakkında. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1995/410 K. 1995/4427 T. 13.11.1995

ÖZET: Parselasyon işleminin tapu maliklerini ilgilendirmesi nedeniyle, harici satış vaadi sözleşmesine dayanarak parselasyona karşı açılan davanın ehliyet yönünden reddi gerekir. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/772 K: 2006/83 T: 20.01.2006

Belediye encümenince yapılan parselasyon işleminde daha sonradan yapılacak düzeltmenin yine belediye encümeni kararı ile yapılarak, bu düzeltme kararı uyarınca yeniden dağıtım cetvelinin düzenlenerek askıya çıkarılması gerektiği hk. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/3010 K. 1994/2444 T. 13.6.1994

ÖZET: Yapılan parselasyon işleminde şekil eksikliği olması durumunda idarelerin hatalı işlemleri düzeltebileceği ilkesi ile yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor da dikkate alınarak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1352 K: 1990/1920 T: 25.10.1990

Parselasyon planına ilan süresi içerisinde itirazda bulunulması nedeniyle bu itirazın reddine ilişkin işlemin tebliğ tarihi itibariyle parselasyon işleminin kesinleşmesi söz konusu olduğundan, mahkemece 3194 sayılı İmar Kanununun bu konudaki özel hükmü göz önünde bulundurulmaksızın 2577 sayılı İYUK’nun 11.maddesine göre davanın süre yönünden reddinde isabet görülmediği hk.< Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/392 K: 2006/851 T: 07.03.2006

İmar Kanununun 18.maddesi uyarınca yapılacak arazi ve arsa düzenlemesi ile ilgili esaslar hakkında yönetmeliğin 5. maddesi uyarınca parselasyon işlemlerini yapma yetkisi bulunan belediye encümenine tesis edilen işleme yapılan itirazın yine belediye encümeninde görüşülerek karara bağlanması gerekirken belediye başkanlığı işlemiyle reddedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı hk. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1996/4650 K. 1996/5328 T. 26.11.1996

ÖZET: Anayasanın 125. maddesinde, idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihinden başlayacağı bağlanmış, 2577 sayılı yasanın 7/2. maddesinde de buna koşut hüküm öngörülmüştür. Danıştay İçtihatları Birleşme Kurulunun parselasyon planlarına karşı açılacak davalara ilişkin 12.02.1970 tarih, 1969/2 E., 1970/1 K. sayılı İçtihadı birleşme kararında da ilan tarihinin dava açma süresinin başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği belirtilmiştir. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1997/5781 K. 1998/6711 T. 22.12.1998

ÖZET: Ada dağıtım cetvellerinde dağıtıma ilişkin tüm bilgilerin sağlıklı biçimde yer alması gerektiğinden, bu kayıtların hatalı ve belirsiz olması durumunda parselasyon işlemi hukuka aykırı duruma gelir. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/5 K. 1991/2101 T. 22.10.1991

ÖZET: Parselasyon işlemi nedeniyle düzenleme sınırı içerisindeki kamu alanlarının karşılanması amacıyla %35’e kadar düzenleme ortaklık payı alınabileceğinden, belediyece böyle bir hesaplama yapılmaksızın %35 pay alınmak suretiyle belediye adına imar parselleri oluşturulmasında isabet yoktur. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/1684 K: 2007/3246 T: 4.6.2007

Özeti: Parselasyon işleminin 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılması gerektiğinden, tapu senedi ile kadastro yüzölçümleri arasındaki farklılık olduğu ve tapu kayıtlarının esas alınarak parselasyon işlemi yapılamayacağı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptal edilmesinde, hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2002/5617 K. 2004/1412 T. 10.3.2004

ÖZET: Parselasyon gibi mülkiyete ilişkin işlemlerde, düzenleme sahasına dahil edilmiş bulunan parsellerin tek tek belirtilmesi gerekir. Olayda ise, bu husus göz ardı edilerek sadece birkaç ada ve parsel isminin belirtilmesi suretiyle “vs.” ibaresi kullanıldığından ve davacılara ait taşınmazların parsel numaraları… Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1996/2577 K. 1997/828 T. 19.2.1997

ÖZET: Etaplar halinde yapılan imar planı doğrultusunda etapların düzenleme sınırları belirlenerek parselasyon yapılması hukuka aykırı değildir. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/712 K. 1994/3393 T. 7.10.1994

ÖZET: 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyonun sınırlarının dayanağı olan imar planı sınırları ile mutlaka çakışması zorunlu olmayıp imar planlarının parça parça imar düzenlemesine tabi tutulması mümkündür. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/2266 K:1990/1426  T: 25.06.1990

Parselasyon planına konu yerdeki kamu alanlarının tüm parsellerden eşit şekilde alınacak paylarla oluşturulması gerektiğinden, düzenleme işleminin sadece bir parsel malikine daha fazla müstakil parsel tahsisinin mümkün olup olmadığı noktasından incelenmesinde isabet görülmediği hk Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 1996/789 K. 1997/385 T. 21.1.1997

ÖZET: Belediye ve mücavir alan içinde parselasyon planlarının hazırlanması ve parselasyon işlemlerinin yapılmasında yetkili organ belediye encümenidir. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/28, K: 2007/1673

Orman alanı olarak belirlenmiş yerlerin, inşaata elverişli imar parseli haline getirilemeyecek alanlar olması nedeniyle, parselasyon işlemine tabi tutulamayacakları hakkında. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8073, K: 2007/1098

Parselasyon işleminin yargı kararı ile iptali sonucunda iptal kararının gereğinin yerine getirilmesinin ilk koşulunun, ilgilisi açısından parselasyon öncesi hukuki duruma yeniden gelinmesinin sağlanması olduğu, bu itibarla davalı idarece ileri sürülen hususların iptal gerekçeleri çerçevesinde irdelenmesi ve yargı kararının uygulanıp uygulanmadığı hakkında bir karar verilmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku…

Danıştay 6. Dairesi E: 2012/7321, K: 2013/6519

Özeti: Uyuşmazlığa konu taşınmazın tarım arazisi olduğu ve gerekli izinlerin alınmadan imara açıldığı, bu durumun açıkça kanuna aykırı olduğunun ileri sürülmesi karşısında; imar planının dava konusu edilmemiş olmasının, dava konusu parselasyon işleminin yargısal denetiminin yapılmasına hukuki engel oluşturmayacağı hakkında. Devamını Oku…

İmar Kanunu 18. Madde Uygulamalarıyla (Parselasyon) İlgili Danıştay Kararları

Danıştay 6. Dairesi, E: 1996/1577 K: 1997/1528 T: 20.03.1997 Parselasyon işleminin bir bütün olarak incelenmesi gerekirken unsurlarından birisi olan hisselendirmenin tek başına iptal davasına konu olabilecek bir işlem olarak kabul edilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı. Danıştay 6. Dairesi, E: 1991/288 K:… Devamını Oku…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir