Son Yazılar

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/8176 K: 1995/5936 T: 4.5.1995

Kadastro mahkemesinde görülen davada, taraflardan hiçbirinin duruşmaya gelmemesi ve davayı takip etmemesi halinde, dosyanın işlemden kaldırılarak davanın açılmamış sayılması Yasaya aykırılık teşkil ettiğinden, taraflara yöntemince davetiye tebliğ edilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Taraflar arasındaki orman tahdidine itiraz davasının yapılan…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1995/6880 K: 1995/10412  T: 18.9.1995

Dava konusu taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmiş ve 30 günlük yasal askı ilan süresi içinde de dava açıldığına göre tespitin kesinleştiği kabul edilemez. İdare tarafından bu olgu göz ardı edilerek tutanak kesinleştirilse dahi, bu işlem hukuken bir değer taşımaz ve…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1992/12243 K: 1993/6700 T: 16.9.1993

Taşınmazın halen ve önceden orman olduğu saptandığına, 2510 ve 4753 s. Kanun'larda ormanların dağıtılamayacağı belirtildiğine ve 3402 s. Kanun'un ilgili hükümlerinin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesiyle ormandan tapu ve zilyetlik yoluyla yer kazanma imkanı da kalmadığına göre;  dayanılan iskân tapusunun geçerli…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/1134 K: 1994/4309 T: 18.4.1994

Yol, meydan, köprü gibi orta malları olan taşınmazlar hakkında kadastral sicil oluşturacak şekilde tutanak düzenlenemez, bu taşınmazlar sadece haritalarına işaretlenirler. Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda; davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1992/12099 K: 1993/10248 T: 2.12.1993

Medeni Kanun'un 639. maddesine dayalı tescil talebinin kabul edilebilmesi için, taşınmazın orman, yayla, mera, kışlak gibi kamu malı niteliğinde olmaması, ayrıca kamulaştırma alanı içinde bulunmaması ve kazandırıcı zamanaşımı ile zilyetlik koşullarının varlığının kanıtlanması gerekir. Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/5986 K: 1993/7240 T: 28.9.1993

Orman tahdit sınırları dışında kalsa dahi, bitki örtüsü ve fiziki yapısı sonucu kültür arazisi niteliğinde olmayan, ekonomik amacına uygun zilyetliğe konu olmayan taşınmazın zilyetlik ile kazanılması mümkün değildir. Bununla birlikte, kadastro bölgesinde uygulanan tapular da, artık birer mülkiyet belgesi olmaktan…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/4576 K: 1994/7736 T: 20.6.1994

Mera, orman, yayla ve kışlak gibi kamunun yararlandığı, kamu malı niteliğindeki taşınmazlar özel mülkiyete konu olamazlar, bu itibarla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamazlar. Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekili…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/13029 K: 1994/14716 T: 1.12.1994

Taşınmazın orman vasfı, yani orman örtüsü yok edilse bile, toprağın orman toprağı sayılması bu itibarla da orman toprağının orman sayılan yer olarak kabul edilmesi gerektiğinden zilyetlik yolu ile kazanılması olanaksızdır. Aynı esas, orman içi açıklıklar için de geçerlidir. Taraflar arasındaki…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/11791 K: 1994/15193 T: 8.12.1994

Vergi kayıtları, sabit sınırları itibarıyla taşınmazı tam olarak kapsamadığı ve taşınmazın memleket haritası ve amenajman planında açık alanda kaldığı saptandığı takdirde, vergi kayıt miktar fazlasının taşınmazın sınırlarındaki ormandan kazanıldığı kabul edilmelidir. Memleket ve amenajman haritaları, sadece yapıldıkları tarih itibarıyla taşınmazın…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/2442 E: 1995/495 T: 23.1.1995

Bir taşınmazın, zilyet lehine, kazandırıcı zamanaşımına dayanılarak tescil edilebilmesi için, öncelikle tapuda kayıtlı olmaması ve orman, mera, yaylak ve kışlak gibi kamu malı niteliğindeki yerlerden olmaması gerekir. Kamunun yararlandığı yayla niteliğindeki yerlerde özel mülkiyet söz konusu olamaz. Yaylalar üzerinde yararlanabilmenin…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/995 K: 1994/2663 T: 8.3.1994

Ormandan tapu ve zilyetlik yolu ile toprak kazanılmasına olanak tanıyan Kadastro Kanunu'nun 45. maddesi hükümleri, Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiğinden, bu yolla toprak kazanılması hukuken mümkün değildir. Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda; davanın reddi yolunda kurulan hükmün…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/879 K: 1994/2254 T: 2.3.1994

Genel kadastro ile orman kadastrosu birbirleri için, 3402 s. Kanun'un 22/1. maddesinde bahsi geçen anlamda, ikinci kadastro sayılamaz. Genel kadastro yapılıp kesinleşen yerlerde her zaman orman kadastrosu yapılabilir. Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda; davanın reddi yolunda…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1995/12573 K: 1996/2494 T: 4.3.1996

3402 s. Kadastro Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca, taşınmaz üzerinde, malikinden başka kişiye ait muhdesatın kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesi gerekirse de, bu kural ormanlar hakkında uygulanmaz. Orman olan taşınmazların tapu kayıtları üzerinde kısıtlayıcı herhangi bir hüküm, kişi ve kurumlar lehine hiçbir…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/50 K: 2005/457 T: 12.1.2005

Kadastro tesbitine itiraz davasında, bilirkişi raporu dava konusu taşınmazın orman olup olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli değildir. Eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanan yerel mahkemenin kararı usul ve yasaya aykırıdır. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı Yerel Mahkemece verilen yukarıda gün ve…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1998/5125 E: 1998/5996 T: 1.6.1998 3402/4

Orman olarak tahdid edilen yerin belirli bir kısmına karşı tespite itiraz amacıyla açılan dava, tüm orman parselini dava konusu yapmaz. Tahdidin kesinleştiği yerde, uyuşmazlık, kesinleşmiş tahdit haritası uygulanarak çözülmelidir. Dava edilen yer kesinleşmiş tahdit sınırı içinde kalıp, tapuya da dayanılmıyorsa, açılan…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/2027 K: 2001/2654 T: 03.04.2001

İki ayrı orman bilirkişisi tarafından düzenlenen raporlar, taşınmazın eylemli ve hukuki durumu ve öncesinin niteliği açısından birbiri ile çelişkili olup yeterli ve kanaat verici değildir. Birbiri ile çelişen raporlara dayanılarak hüküm kurulamaz. Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2012/9417 K: 2012/14536 T: 17.12.2012

Dava konusu taşınmazın eylemli orman olduğu gerekçesiyle tapuya tesciline karar verildiğine göre, hem tutanağın beyanlar hamsindeki 2/B şerhinin, hem de kullanıcı şerhinin iptali sonucunun doğması bakımından, kadastro tespitinin tümüyle iptaline karar verilmelidir. Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/5375 K: 2006/6436 T: 09.05.2006

Fiilen orman olan yerler 6831 sayılı Yasanın 11/5 maddesi gereğince Hazine tarafından Orman yönetimine tahsis edilebilir. Davacının ileri sürdüğü tapu kaydının tüm aramalara rağmen tapu arşivlerinde bulunmadığı için, mahkemenin tarafların sunduğu delillerle bağlı olması ilkesi gereğince tapu kaydından da söz…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2010/15917 K: 2011/2656 T: 14.03.2011

Dava konusu taşınmazın ağaçlık ve bitişiğindeki ormanın devamı niteliğinde bulunduğu, eylemli orman olan yerlerin 6831 Sayılı Yasanın 11/5. maddesi uyarınca talep halinde orman niteliği ile tahsis ve tapuya tescil edileceği Çatalca İlçesi Karacaköy Mahallesi 123 ada 2 parsel sayılı taşınmaz,…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/10033 K: 2001/9782 T: 13.12.2001

Çekişmeli taşınmazın üzerinde halen 80 yaşında 3 adet karaçam ağacının bulunduğu sabit olduğuna göre, zilyedi de bulunmayan bu durumdaki bir taşınmazın orman niteliğini yitirdiğinden bahisle 2/B maddesi gereğince orman tahdidi dışına çıkarılmasının uygun olduğunu söylemek doğru değildir. Eylemli durumdaki taşınmazın…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/961 K: 2015/1268 T: 05.03.2015

3402 sayılı Kanun Ek - 4. maddesi uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme çalışmasının hatalı olduğu iddiasına dayalı olarak 30 günlük askı ilân süresi içerisinde açılmıştır. Bu hususun tespiti için öncelikle yörede yapılan ilk orman tahdidi ve 2/B madde uygulama çalışmalarına…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1992/11625 K: 1993/6200 T: 12.07.1993

Kesinleşmiş tahdit sınırları dışında kalmış olsa dahi, eylemli durumda halen orman niteliğini koruması halinde, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğunun ve özel mülke dönüşemeyeceğinin kabulü gerekir. Bu prosedür içinde, Hazinenin dava hakkının varlığının kabulü zorunludur. Taşınmazın orman olarak…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2009/15971 K: 2009/18101 T: 07.12.2009

Herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış olan ormanlar, orman kadastro komisyonlarınca Devlet ormanı olarak sınırlandırılabilir. Bu nedenle, hava fotoğrafına göre orman alanı olan ve ayrıca eylemli olarak orman niteliğinde bulunan yerin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/5412 K: 2001/5561 T: 25.06.2001

6831 Sayılı Yasanın 1/1. maddesi hükmüne göre orman sayılan ve halen de eylemli orman durumunu koruyan ve 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince devletleştirilmiş sayılan taşınmazların orman olduğu kabul edildiğinden davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliği ile…