1. Anasayfa
  2. Yargıtay Kararları

Kadastro Kanunu 41. Maddeyle İlgili Yargıtay Kararları


Kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda, vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan teknik hataların, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesinde belirtildiği şekilde, ilgililerin başvurusu üzerine, her zaman düzeltilmesi mümkündür. Bu konu hakkında şu yazımıza bakabilirsiniz: Kadastro Kanunu 41. Madde Uygulamasına İtiraz ve Dava

Bu yazı iki sayfadan oluşmaktadır: 1 2

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1993/7027 K: 1993/7161 T: 30.9.1993

Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca açılan, kadastrosu kesinleşmiş taşınmaz mallarda vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında kalan ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar hakkında kadastro müdürlüğünce yapılan düzeltmenin kaldırılması davasında, taşınmazın değeri nazara alınmaz. Görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir. Devamını Oku…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 1991/14363 K: 1991/14585 T: 13.12.1991

Paftaya tersimat doğru şekilde yapılmadığı takdirde, bunun düzeltilmesi zorunluluğu ve ilgililerine de düzeltme yapılmasını isteme hakkı doğar. Orijinal ölçüm değerlerine ve krokisine aykırı düşecek şekilde çap ve sicil oluşturulması işlemi, kadastro öncesi bir sebepten kaynaklanmadığı için, buna yönelik düzeltme isteklerinde hak düşürücü süre dikkate alınmaz. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/16240 K: 2020/2056 T: 17.06.2020

Çekişmeli taşınmazların yüzölçümüne yönelik olarak görülen ve Kadastro Kanunu’nun 41. maddesinden kaynaklanan düzeltme istemine ilişkin dava sonuçlandıktan, ancak karar kesinleşmeden evvel yörede uygulama kadastrosuna ilişkin çalışma yapıldığından yukarıda anılan yönetmelik hükümleri ve olayın mahiyeti gereği 3402 sayılı yasanın 22-A maddesi uyarınca yapılan kadastroya ilişkin tutanakların kesinleşmesi mümkün değildir. Hakkında kadastro tutanağı düzenlenen ve davalı olması nedeni ile tutanakları henüz kesinleşmeyen yer hakkında genel mahkemelerin değil Kadastro Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu kuşkusuzdur. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2015/19744 K: 2018/799 T: 12.02.2018

Kadastro Müdürlüğünün dava konusu taşınmazların yüzölçümlerinin düzeltilmesine ilişkin talebin reddine ilişkin verdiği karara karşı açılan davalara bakmakla asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gözetilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/8181 K: 2017/1037 T: 23.02.2017

3402 sayılı Yasa’nın 41.maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin iptali davasına, tapu kayıt malikinin davacılar dışında mirasçılarının da olduğu ve bu mirasçılar arasında elbirliği mülkiyeti bulunduğu gözetilerek, mahkemece davacılara diğer mirasçıların da davaya katılması veya terekeye temsilci atanması için süre ve olanak verilmesi hk. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/8858 K: 2016/8703 T: 02.11.2016

Askı ilanına alınarak itirazsız kesinleşen taşınmazlar hakkında sonradan Tapulama Müdürlüğü’nce re’sen düzeltme yapılmasının mümkün olmadığı kuşkusuzdur. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/14412 K: 2016/8537 T: 31.10.2016

Tapu ve Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilerek davacı adına kayıtlı olduğu bildirilen taşınmazların yüzölçümlerinin eksik yazıldığı ileri sürülerek gerçek yüzölçümlerinin tespit edilerek davacı adına tescili talep olunan davada, taşınmazların uygulama kadastrosuna tabi tutulmadığı anlaşılmakla birlikte iddiasının komşu parsellere mi yönelik olduğu yoksa taşınmazdaki yüzölçümü eksikliğinin teknik hatadan mı kaynaklandığı hususunun davacıya açıklattırılmadığı ve uyuşmazlığın somut olarak ortaya konulmadığı görülmekle; bu eksikliğin davacı tarafa açıklattırılarak giderilmesinden sonra teknik hatadan kaynaklandığı iddiasına dayanılması durumunda Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığı ve 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesi uyarınca işlem yapılması gerektiği gözetilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/12304 K: 2016/7827 T: 17.10.2016

Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesi uyarınca verilen düzeltme kararına karşı 30 günlük süre içinde açılacak davalarda görevli mahkemenin, Sulh Hukuk Mahkemesi, düzeltme karan kesinleşip tapuya tescil edildikten sonra açılacak davalar ile düzeltme talebinin reddine ilişkin kararlara karşı açılacak davalarda ise Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2016/377 K: 2016/592 T: 02.02.2016

Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/a maddesi uyarınca yapılan ve askı ilan süresinde dava açılmamakla kesinleşen uygulama kadastrosu tespitine karşı açılmıştır. Bu nitelikteki davalar, Kadastro Müdürlüğüne başvuru yapılmasına gerek olmaksızın, 3402 sayılı Yasa’nın 11. maddesinde sözü edilen askı ilan süresi içinde Kadastro Mahkemesine açılabileceği gibi, askı ilan süresi içinde itiraz edilmeyen tutanakların kesinleşmesi halinde, genel mahkemelerde de açılabilir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/13257 K: 2015/1096 T: 16.02.2015

Maddenin açıklanan içeriği karşısında, 30 günlük süre içinde açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Diğer taraftan, Kadastro Müdürlüğünce ilgililerin başvurusu üzerine düzeltme isteminin reddine dair verilen kararlara karşı ve yukarıda sözü edilen 30 günlük sürenin dolup tapu kaydına işlenmesinden sonra açılacak davalarda görevli mahkemenin neresi olduğu konusunda Kadastro Kanununda özel bir düzenleme bulunmadığından, bu tür davalarda ise görev, 6100 sayılı HMK uyarınca belirlenir ve ihtilaf, çekişmeli yargı işi olduğundan Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/13309 K: 2015/403 T: 02.02.2015

Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılan davaların lehine düzeltme yapılan taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, düzeltme işleminin sonucu oluşan yüzölçümü farkına sadece hesap hatasının yol açtığı ve farkının komşu taşınmazlardan kaynaklanmadığı hallerde davanın Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi gerekir. Devamını Oku…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/1415 K: 2015/555 T: 21.01.2015

Dava, Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltilmesi işlemine karşı süresi içinde ve bu işlemin iptali istemi ile açılmıştır. Anılan yasa maddesi uyarınca da bu davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine ait bulunmaktadır. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/9968 K: 2014/9149 T: 26.06.2014

Davacının, kadastro sırasında davalılarla arasındaki sınırın teknik hata sonucu haritasında yanlış gösterildiğini belirterek bu teknik hataların düzeltilmesi istemi üzerine, Kadastro Müdürlüğü’nce ilgili parsel maliklerinin kendi aralarında anlaşamamaları ve müdürlüğe başvurmamaları nedeniyle istem reddedilirse; düzeltme isteminin reddi davasının Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılabileceği gözetilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/1240 K: 2014/530 T: 16.04.2014

Dava, Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltilmesi işlemine karşı süresi içinde ve bu işlemin iptali istemi ile açılmış olup, anılan yasa maddesi uyarınca da bu davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2014/5494 K: 2014/3342 T: 25.03.2014

3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesine dayanılarak, düzeltme kararı infaz edildikten sonra açılacak davalar ile düzeltme isteminin idarece reddi halinde açılacak davalarda ise görevli mahkeme; bu konuda Kadastro Kanununda hüküm yer almadığından, 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/12904 K: 2013/12558 T: 13.12.2013

Teknik bilirkişi raporunda, ilk tesis kadastrosunun hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, düzeltme işlemi sonucu tespit edilen yeni sınırların yönetmelik hükümlerine uygun olarak tespit edilip edilmediği, düzeltme işleminde hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlar ve “düzeltme işlemi ve haritasını” irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı ayrıntılar yer almalıdır. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/11650 K: 2013/11591 T: 29.11.2013

Sözü edilen 30 gün süre boyunca düzeltme kararı askıda kalır ve tapuya tescil edilmez. Bu süre içinde dava açılmadığı takdirde düzeltme kararı idari yönden kesinleşir ve tapuya tescil edilir. Maddede sözü edilen “kesinleşme” kavramı, düzeltme kararının tapuya tesciline ilişkin koşulu… Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/2551 K: 2013/3159 T: 04.04.2013

Kadastro Müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/2016 K: 2013/2232 T: 21.03.2013

Taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre re’sen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine, bu işlemin iptali için de Sulh Hukuk Mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/1039 K: 2013/746 T: 11.02.2013

Her ne kadar anılan madde hükmünde düzeltme işlemine karşı tebliğden itibaren 30 günlük sürede Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği, dava açılmadığında yapılan düzeltme işleminin kesinleşeceği belirtilmiş ise de, kesinleşen işleme karşı ya da düzeltme talebinin reddine karşı dava açılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmamaktadır. Devamını Oku…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2013/794 K: 2013/569 T: 04.02.2013

Kadastro Müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemlerin iptali için de Sulh Mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Somut olayda ise; davacı tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesine dayanılarak işlem yapılmak üzere Kadastro Müdürlüğüne başvurulmamış, doğrudan Mahkemeye dava açılmıştır. Yasada öngörülen işlem basamakları yerine getirilmeden doğrudan açılan davanın dinlenme olanağı yoktur. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8062 K: 2012/8730 T: 20.06.2012

Somut olayda; kadastro müdürlüğünce 195 parsel sayılı taşınmaz ile birlikte birden fazla taşınmazda ifraz sırasında tersimat hatası yapıldığı gerekçesiyle 04.11.2008 tarihinde düzeltme yapılmıştır. İşlem davacıya 13.11.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dava ise yasal 30 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 17.12.2008 tarihinde açılmıştır. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/8306 K: 2012/8745 T: 20.06.2012

Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2011/8705 K: 2011/12052 T: 14.10.2011

Taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre re’sen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemin iptali için de sulh mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2011/3062 K: 2011/4965 T: 14.04.2011

Çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü kural olarak çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak, taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi re’sen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemin iptali için de sulh mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Olayda ise; davacı tarafından işlem yapılmak üzere kadastro müdürlüğüne başvurulmamış, doğrudan mahkemede dava açılmıştır. Yasada öngörülen işlem basamakları yerine getirilmeden doğrudan açılan davanın dinlenme olanağı yoktur. Devamını Oku…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2010/3612 K: 2011/1146 T: 03.03.2011

İki tarafı ilgilendiren ayni haklara ilişkin uyuşmazlıklarda 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uygulanmaz. Çözümlenmesi gereken sorun, ortak sınırın belirlenmesi ve buna göre uyuşmazlığın sonuçlandırılması hususu olup, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14/1. fıkrası uyarınca olayın yerel bilirkişi ve tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2010/6595 K: 2010/7218 T: 17.06.2010

Çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü kural olarak çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak, taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre re’sen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemin iptali için de sulh mahkemelerinde dava açılma olanağı vardır. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/9224 K: 2009/12228 T: 05.11.2009

3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine dayanarak açılmış düzeltme işleminin iptaline ilişkin davalarda kanuni hasım lehlerine düzeltme yapılan taşınmaz malik veya malikleridir. Kadastro müdürlüklerine bu tür davalarda husumet düşmeyeceğinden müdürlük aleyhine açılan davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi gerekir. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/14214 K: 2010/732 T: 28.01.2010

Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2009/213 K: 2009/2765 T: 05.03.2009

Çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü kural olarak çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak taşınmazın kadastro tespiti sırasında veya sonradan yapılan işlemler nedeniyle ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre resen veya ilgilinin müracaatı üzerine kadastro müdürlüğünce yapılabilir. Kadastro müdürlüğünün yaptığı işlem üzerine bu işlemin iptali için de sulh mahkemelerinde dava açma olanağı vardır. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2008/513 K: 2008/2425 T: 28.02.2008

3402 Sayılı Kanununun 41. maddesindeki mülkiyet değişikliğinden, orijinal ölçü değerlerinin zemine uyumlu hale getirilmesi amaçlanmakta olup, tapu iptali ve tescil yolu ile çözümlenecek nitelikte olan kadastro tespitine dayalı istemler bu madde kapsamında değerlendirilmemiştir. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2007/571 K: 2007/1854 T: 27.02.2007

3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. madde uyarınca tersimat hatasının düzeltilmesi Kadastro Müdürlüğünün yetkisi dahilindedir. Anılan hükümde Kadastro Müdürlüğünün işleminden sonra kimlerin dava açabilecekleri de gösterilmiş ve bu kişilerin düzeltme talebinin kabulü üzerine aleyhine düzeltme yapılanlar olduğu vurgulanmıştır. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/14318 K: 2007/417 T: 23.01.2007

Yargılama sırasında da mahkemece, düzeltme işleminin 41. madde kapsamında, ölçü, tersimat, hesaplama veya sınırlandırma hatasının bulunup bulunmadığını, taşınmazın orijinal ölçü değerleri ile kesinleşen geometrik durumları arasında inceleme yaparak ve taşınmazların fiili kullanım durumları da gözetilerek bilirkişiler aracılığı ile saptanır ve oluşacak sonuca göre karar verilir. Devamını Oku…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2006/13844 K: 2007/423 T: 23.01.2007

3402 sayılı Kadastro Kanunun 41. maddesine göre davayı ancak Kadastro Müdürlüğünce düzeltme yapılırsa, aleyhine düzeltme yapılan kişiler işlemin kendilerine tebliğinden itibaren 30 gün içinde Sulh Hukuk Mahkemesine dava açarak düzeltme işleminin iptalini isteyebilir. Bu gibi davalarda ise, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde hükme bağlanan 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanma olanağı yoktur. Devamını Oku…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir