Son Yazılar

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1997/2792 K: 1997/3395 T: 13.6.1997

İkinci derece koruma alanı içinde kalan taşınmazlarda, gübre depolanmamak kaydıyla her türlü ziraat yapılabileceğinden, bu alan içinde kalan taşınmaz, 3402 s. Kanun'un 14. maddesindeki diğer şartlar da mevcut ise zilyetlikle kazanılabilir. Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen kararın…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1992/985 K: 1992/4488 T: 2.3.1992

Taşınmazın bir bölümü Harşik çayının taşkınına maruz kalmış ve dere yatağı haline gelmiştir. MK: nun 636. maddesi hükmüne göre böyle bir yer Devlete ait olup özel mülkyet konusu olamaz. Temel ile Hazine ve K: ....Köyü Muhtarlığı aralarındaki tescil davasının reddine…

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu E: 1966/10 K: 1966/12 T: 26.12.1966

Olağanüstü zamanaşımı süresince zilyetliğe dayanan iktisap iddiasında zamanaşımı süresini hesaplamada 4753 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi etkili değildir. Zilyedin olağanüstü zamanaşımına dayanan iktisap iddiasında zamanaşımı süresini tâyinde 4753 sayılı Çitfçiyi Topraklandırma Kanununun 10 uncu maddesi hükmünün etkili olup olmadığı hususunda…

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E: 1992/2 K: 1994/5 T: 23.12.1994

1617 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği 26/7/1972 tarihinden sonra ve o tarih itibariyle mer'i bulunan yasalara göre belgesizden zilyetlikle kazanılmış taşınmazların, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun yürürlüğünden sonra açılan davalarda, anılan Yasa'nın 14 üncü maddesinde öngörülen sınırlamalar bakımından nazara alınması gerekir. 3402…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1989/4849 K: 1990/4192 T: 29.3.1990

Mülhak vakıflar belirli koşulların varlığı halinde zilyetlikle mal iktisap edebilen tüzel kişilerdir. Vakıflar Yasası madde 1'e göre mülhak vakıflardan olan cemaatlerce yönetilen vakıflar da vakıfnamenin buna izin vermesi, iktisaba konu olan malın vakfın kuruluş amacına uygun olması halinde zilyetlikle mal…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1995/8467 K: 1996/3554 T: 8.4.1996

2762 s. Vakıflar Yasası'nın 8. maddesi uyarınca doğrudan doğruya hayrat olan vakıf mallar dışında kalan vakıf malların zilyetlikle kazanılmasına bir engel bulunmamaktadır. Nitekim aynı Yasa'nın 41. maddesinde Medeni Yasa'nın zamanaşımına ilişkin hükümlerinin vakıf mallar hakkında da uygulanacağı öngörülmüştür. Taraflar arasında kadastro…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1995/211 E: 1995/318 T: 12.4.1995

Bir taşınmazın salt arkeolojik "SİT" alanında kalması onun kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile veya diğer bir mülkiyet belgesi ile edinilmesine engel değildir. Koşullarının gerçekleşmesi durumunda bu yer mülk edinilebilir. Taraflar arasındaki "kadastro tesbitine itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Datça Kadastro…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1994/9248 K: 1994/10444 T: 26.12.1994

Mübadil Rum bölgesinde bulunan taşınmaz, hazine tarafından tevzi ya da tahsis edilmediği takdirde, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile kazanılamaz. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne ilişkin verilen hükmün davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmekle; dosya…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1995/3277 K: 1995/3564 T: 30.5.1995

Taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kalmadığı tespit edilirse, hazine adına olan tapu kaydına değer verilmeyip, tapu kaydından geriye doğru zilyet yararına yasal koşulların gerçekleştiğinin saptanması halinde zilyet adına tescili sağlanır. Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda, davanın…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/8-645 K: 2005/690 T: 30.11.2005

Kayıt malikinin ölüm tarihi, zilyetliğin başlangıç tarihinden trampa tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile taşınmaz davacılar tarafından tasarruf edildiğine göre tapu kaydı hukuki değerini yitirmiş olmaktadır; kaydın hukuki değerini yitirmesinden sonra yapılan intikal, trampa ve temlik işlemleri yolsuz tescil…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/8-452 K: 2005/469 T: 20.7.2005

Bir gayrimenkulün kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlikle iktisap edilmesi için, gayrimenkulün vasfı iktisaba elverişli yerlerden olmalıdır; söz konusu gayrimenkul, yaz aylarında yayla evi ve mevsimlik sebzelerin yetiştirildiği bahçe olarak tasarruf edilen yerlerdendir bu durumda, anılan gayrimenkulün yayla vasfında yerlerden olup olmadığının…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/8-512 K: 2005/535 T: 28.9.2005

Tescil davaları kamu düzenini ilgilendiren davalar olmaları nedeni ile usuli kazanılmış hakkın istisnaları arasında olup, mahkemece taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olup olmadığının kendiliğinden araştırılması gerekir Taraflar arasındaki "tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda P. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2004/4562 K: 2004/5273 T.2.7.2004

Teknik bilirkişi tarafından düzenlenen krokiye göre parselin kuzeyi Karadeniz ile çevrilidir; bu durumda, dava konusu taşınmazın denizin devamı olan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kumluk bir yer olup olmadığının yöntemine uygun bir biçimde araştırılıp belirlenmesi gerekir; dava, tescil isteğine ilişkindir;…