1. Anasayfa
  2. Danıştay İDDK Kararları

Danıştay İDDK E: 2000/1200 K: 2002/848


Davacı belediyenin, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kurumsal alanını işgal ettiğinden bahisle fuzuli şagil olarak nitelendirilerek ecrimisil tahakkuk ettirilmesinin hukuka uygun bulunmadığı hk.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : … Belediye Başkanlığı

Karşı Taraf (Davalı) : … Mal Müdürlüğü

İstemin Özeti : … İli, … İlçesinde Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kumsal alanının şemsiye ve şezlong koymak suretiyle işgal edilmesi nedeniyle ecrimisil istenilmesine ilişkin 19.9.1997 günlü, 40-405/606 sayılı işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda; ? 2.İdare Mahkemesince verilen ve Danıştay Altıncı Dairesinin 10.12.1999 günlü E:1998/7093 K:1999/6411 sayılı bozma kararına uyulmayarak, Mahkemenin, davanın reddi yolundaki ilk kararında ısrarına ilişkin bulunan 26.4.2000 günlü E:2000/134 K:2000/210 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi Ahmet Arslan’ın Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Habibe Ünal’ın Düşüncesi : ?, ?, ? Mevkiinde bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kumsal alanın plaj olarak işletilmesi suretiyle işgal edilmesi nedeniyle 2886 sayılı Yasanın 75. maddesi uyarınca ecrimisil alınmasına ilişkin işlemin iptali dileğiyle açılan davanın reddi yolundaki Aydın 2. İdare Mahkemesinin 26.6.1998 günlü E:1997/1547 K:1998/356 sayılı kararının, Danıştay 6. Dairesinin 10.12.1999 günlü E:1998/7093 K:1999/6411 sayılı kararıyla bozulması üzerine anılan Mahkemece bozmaya uyulmayarak davanın reddine ilişkin olarak verilen ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Danıştay 6. Dairesinin 10.12.1999 günlü E:1998/7093 K:1999/6411 sayılı kararında belirtilen gerekçe ile temyiz istemi kabul edilerek ısrar kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunca gereği görüşüldü:
Davacı Belediyenin, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kumsal alanını işgal ettiğinden bahisle ecrimisil talep edilmesine ilişkin 19.9.1997 günlü 40-405/606 sayılı kararın iptali istemiyle açılan dava sonunda; Aydın 2. İdare Mahkemesince verilen 26.6.1998 günlü E:1997/1547 K:1998/356 sayılı davanınreddine ilişkin karar, temyiz incelemesi sonunda Danıştay Altıncı Dairesinin 10.12.1999 günlü E:1998/7093 K:1999/6411 sayılı kararı ile bozulmuş ise de, Aydın 2. İdare Mahkemesi bozma kararına uymayarak ret kararında ısrar etmiştir.

Davacı, Aydın 2. İdare Mahkemesinin 26.4.2000 günlü E:2000/134 K:2000/210 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Aydın 2. İdare Mahkemesince; Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan kıyılar halkın yararlanmasına açık olduğundan, bu yararlanmanın başkalarının yararlanma hakkını engellemeyecek ölçüde ve nitelikte olması dolayısıyla süreklilik arzetmesi gerektiği, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı ve kumsaldan yararlanma eylemi, başkalarının bu yerlerden yararlanmasını sınırlandıracak nitelik ve boyuta ulaştığında, bu tür bir kullanım ve yararlanma, mevzuata uygun bir izne dayanmıyorsa, 2886 sayılı Kanunun 75. maddesine göre işgal niteliği taşıyacağı ve işgali gerçekleştirenden ecrimisil isteneceği, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan Devlet mallarının Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından idare edildiği, 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamesin 13. maddesinde; Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden Kamu hizmeti için kullanılması gerekli olanları genel Katma ve özel bütçeli idarelere tahsis etmenin Milli Emlak Genel Müdürlüğünün görevleri arasında sayıldığı, 1580 sayılı Belediye Kanununun 1. maddesinde belediyenin, beldenin ve belde sakinlerinin mahalli mahiyette müşterek ve medeni ihtiyaçlarını tanzim ve tasviye ile mükellef bir hükmi şahsiyet olduğu belirtildikten sonra, 15. maddesinin 56. fıkrasında, belediyeye ait ılıcaları işletmek, deniz hamamları ve her nevi yıkanma müesseseleri açmak, açılmasına ruhsat verilenlere nezaret etmek, yeteri kadar halk plajları açmanın, belediyelerin görevleri arasında sayıldığı, Belediyelerin, bu tür görevleri ifa etmek Kamu hizmetlerini yürütebilmek için Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz mallara gereksinim duyduklarında, söz konusu taşınmaz mallar üzerinde tasarrufta bulunabilmek için Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğüne başvurarak, taşınmazların kendilerine tahsisini sağlamalarının gerektiği, bu yapılmadığında 2886 sayılı Kanunun 75. maddesi ve ilgili Yönetmelikle yapılan düzenleme nedeniyle Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan kıyılarda yetkili ve görevli mercilerden izin almadan tasarrufta bulunarak ücret karşılığı şezlong ve şemsiye kiralayan belediyelerin bu faaliyetinin 2886 sayılı Yasadaki tanıma göre “fuzuli işgal” niteliğinde olduğundan bu tür bir faaliyeti yürüten belediyelerden ecrimisil istenmesi gerektiği, bakılan davada; davacı belediyenin … İli, … İlçesi … Mahallesi … Motel önü ve … tesisleri yanında bulunan kumsal alanını şemsiye ve şezlong koyarak kiraya vermek suretiyle 1.6.1997-15.9.1997 tarihleri arasında işgal ettiğinin tutanakla saptanması üzerine, 3.150.000.000.-lira ecrimisil istendiği Ecrimisil istenilmesine ilişkin işlemlerin 2886 sayılı Yasa ve Yönetmelikte belirtilen esaslara uygun olarak yürütüldüğü davacıdan istenilen ecrimisilde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararda ısrar edilmiştir.

Danıştay Altıncı Dairesinin 10.12.1999 günlü E:1998/7093 K:1999/6411 sayılı bozma kararında açıklandığı üzere; 1580 sayılı Belediye Kanununun 1.maddesinde, Belediyenin, beldenin ve belde sakinlerinin mahalli mahiyette müşterek ve medeni ihtiyaçlarını tanzim ve tasviye ile mükellef hükmi şahsiyet olduğu belirlendikten sonra; 15. maddenin 56. fıkrasında, belediyeye ait ılıcaları işletmek, deniz hamamları ve her nevi yıkama müesseseleri açmak, açılmasına ruhsat verilenlere nezaret etmek, belediyelerin görevleri arasında sayılmıştır.

Anayasanın 43. maddesinde Kıyıların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu hükmü yer almakta; 3621 sayılı Kıyı Kanununun 5.maddesinde de Anayasanın anılan hükmüne paralel bir düzenlemeyle Kıyıların, Devletin hüküm ve tasarrufu altında herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olduğu kurala bağlanmış bulunmaktadır. Sözü edilen Yasa maddelerinden anlaşılacağı üzere halk plajları açmak, işletmek ve bunlardan halkın eşit, düzenli ve sağlıklı bir şekilde yararlanmalarını sağlamak, toplumun ortak ve medeni gereksinimlerini karşılamak, belediyelerin görevleri arasında bulunmakta, güneşlenen ve denize girenlere belli bir ücret karşılığında da olsa şemsiye ve şezlong kiralanması faaliyetinin toplumun kıyılardan yararlanması amacına yönelik olduğu görülmektedir.

Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarruf altında bulunan taşınmaz mallardan ecrimisil alınabilmesi, taşınmazın 2886 sayılı Yasadaki tanıma uygun olarak işgal edilmesi koşuluna bağlı olduğundan, ve yukarıda açıklandığı üzere gördüğü kamu hizmeti nedeniyle şemsiye ve şezlong kiralayan belediyenin bu faaliyetinin işgal Kendisinin de fuzuli şagil olarak nitelendirilerek ecrimisil tahakkuk ettirilmesi hukuka uygun bulunmadığından, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında da hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Danıştay Altıncı Dairesinin bozma kararı doğrultusunda, Aydın 2. İdare Mahkemesinin 26.4.2000 günlü E:2000/134 K.2000/210 sayılı kararının BOZULMASINA ve dosyanın Aydın 2. İdare Mahkemesine gönderilmesine 22.11.2002 günü oybirliği ile karar verildi.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir