1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/3608 K: 2002/4057 T: 23.05.2002


Mecra hakkı kurulması davalarında su yolunun paftada işaretli ark, dere ve bunun gibi yerlerden kesintisiz bir şekilde davacı taşınmazına ulaştırılması, su yolunun başka yerden geçirilmesinin imkansız ve çok fazla masrafa neden olması gerekir.

Medeni Kanunun 668.maddesine göre; “gayrimenkul sahipleri yapılacak zarar tamamıyla ve peşin tazmin olunmak suretiyle mülkünün altından veya üstünden su yolu ve gaz ve elektrik boruları geçirilmesine, bunların başka yerden geçirilmeleri imkansız olur veya çok fazla masrafı mucip bulunur ise müsaade etmeğe mecburdur.” Mecra hakkı kurulması davalarında su yolunun paftada işaretli ark, dere ve bunun gibi yerlerden kesintisiz bir şekilde davacı taşınmazına ulaştırılması, su yolunun başka yerden geçirilmesinin imkansız ve çok fazla masrafa neden olması gerekir.

Dosya içerisindeki bilirkişi raporu ve eki krokisinde açıkça görüldüğü üzere davacı adına kayıtlı 952 ve 954 parsel sayılı taşınmazların doğu ve batı taraflarında kanal ve sulama arkı mevcuttur. 30.4.2001 tarihli Zirai Bilirkişi raporunda; davacı taşınmazlarının doğusundan geçen derede ancak kış aylarında su bulunduğundan motopompla sulama imkanı olmadığı belirtilmekte ise de taşınmazların batısından geçen Canhasan arkı önüne bent kurularak taşınmazların batıdan doğuya kısmen sulanabildiği belirtilmektedir.

Bunun yanında batıdaki arktan davalıya külfet yüklemeden motopompla sulama imkanı da mevcut olduğundan davacı taşınmazları lehine zorunlu mecra hakkı tesisi koşulları gerçekleşmediği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

Kabule göre de; 1008 sayılı parselden, 952 parsel sayılı davacı taşınmazına kadar su yolunun geçeceği tüm parseller üzerinde mecra hakkı kurulması ve mecranın kesintiye uğratılmamasının düşünülmemesi yerinde değildir.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir