Son Yazılar

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1983/19904 K: 1983/17939 T: 9.12.1983

1744 sayılı Kanun ile orman Yasasının 2. Maddesinin değiştirilmesinden sonra yapılan sınırlamalarda bir yerin sınır dışında bırakılması, o taşınmazın öncesinin orman toprağı olmadığını kanıtlamaz. Çünkü anılan yasa gereğince öncesi orman olduğu halde bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirmiş olması…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2005/859 K: 2005/1260 T: 21.2.2005

Taşınmazın mera olup olmadığı araştırılarak komşu köylerden tanıklar da dinlenerek hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme bozma nedenidir. Halis D. ile Hazine ve K: Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki kadastro tespitinin iptali, tescil davasının kabulüne dair Z. Asliye Hukuk Hakimliği’nden verilen 13.5.2004…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/17-294 K: 1996/426 T: 29.5.1996

Çevresinin yayla olan, şahısların bu yerde yayla evi yapmak ve arsa olarak kullanmak suretiyle yararlandıkları anlaşılan taşınmazın öncesinin kadim yaylak olduğunu kabul etmek gerekir; kamu malı niteliğindeki yaylak yerleri özel mülkiyete konu olan ve dolayısıyla zilyetlikle kazanılan yerlerden sayılamaz; böyle…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1994/5571 K: 1994/9259 T: 3.10.1994

Milli emlak memurunun, Hazine'yi ilgilendiren itiraz ve davaları kabule yetkisi bulunmadığından, bu yöndeki beyanları hukuki bir sonuç doğurmayacağı gibi, kadastro komisyonu kararı Hazine'ye tebliğ edilmediğine göre de, karar ve tutanaklar kesinleşemez. Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan, dava sonucunda verilen hükmün…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1993/1460 K: 1993/10251 T: 7.10.1993

Köy boşluğu niteliğindeki arazilerin mülkiyeti Hazine'ye ait olduğundan, bu tip arazilerin köy tüzel kişiliği tarafından satışı geçersizdir. Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1991/1869 K: 1991/12819 T: 10.10.1991

Tapulama dışı bırakılma işlemi de, bir kadastro işidir. 3402 s. Kanun'un 22/1 maddesi uyarınca daha evvel kadastrosu yapılan yerlerde, yeniden ikinci kadastro yapılamaz. Ancak ikinci kadastro işlemi Hazine'nin talebi ile yapıldığı takdirde, bu işlem 22/1. madde anlamındaki ikinci kadastro sayılmaz.…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1992/2652 K: 1994/8581 T: 29.9.1994

Hazine'ye ait tapu kaydı, 4753 s. Kanun'a göre oluşturulmayıp, kaçak ve yitik kişiden kalan taşınmaz için oluşturulmuş ise zilyet yararına 3402 s. Kadastro Kanunu'nun 46/1. maddesi uygulanamaz. Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1994/77 K: 1994/6143 T: 10.6.19943402/21

Dayanak tapu kaydı; değişebilir sınırlı olmasına rağmen, değişebilir sınır yönünde bulunan ve kanunlar uyarınca Devlete kalan taşınmazın Hazine tarafından üçüncü şahıslara temliki sonucu, değişmez sınırlı hale dönüştüğü takdirde, kayıt kapsamının belirlenmesinde kayıt sınırlarına değer verilmesi gerekir. Taraflar arasında kadastro tesbitinden…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1994/5134 K: 1994/6691 T: 15.9.1994

Kadastro mahkemesi, taşınmaz mal mülkiyetine ve sınırlı ayni haklara, tapuya tescil veya şerh edilecek veyahut beyanlar hanesinde gösterilecek sair haklara ilişkin işlere bakmakla görevlidir. Her ne kadar, Anayasa Mahkemesi, beyanlar hanesinde gösterilecek şerhle ilgili 2924 sayılı Yasa'nın değişik 11/2. maddesini…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1992/11625 K: 1993/6200 T: 12.7.1993

Kesinleşmiş orman tahdidi dışında kalan taşınmaz için orman yönetiminin açtığı dava dinlenmez. Ancak, tahdit sınırları dışında kalsa dahi, taşınmaz, eylemli durumda halen orman niteliğini koruduğundan, bu niteliği itibarıyla Hazine'nin her zaman dava hakkı vardır. Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1992/2709 K: 1993/1785 T: 26.2.1993

Dayanak yapılan tapu kaydı, değişebilir sınırlı olduğu takdirde, kayıt kapsamı miktarına değer verilerek belirlenmelidir. Değişebilir sınır yönünde kaçak ve yitik kişi taşınmazı var ise, çekişmeli parseller kayıt miktar fazlası olması sebebiyle Hazine adına tespit edilmeli ve bu şekilde Hazine'ye geçen…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/478 K: 1996/756 T: 7.2.1996

Vergi kayıtları ile bilirkişi ve tanık sözleri arasında aykırılık bulunduğu takdirde, resmi kayıt niteliğinde olan vergi kayıtlarına dayanılarak hüküm verilmesi gerekir. Kaçak ve yitik kişilerden kalan tapulu ve tapusuz taşınmazlar, yasalar gereği Hazine'ye geçeceğinden, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamazlar. Taraflar…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1995/8695 K: 1995/10626 T: 21.9.1995

Dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu saptandığına göre, bu yerin orman olarak Hazine adına tescili gerekir. Ancak Hazine adına yapılan bu tescil; özel hukuk anlamında bir tescil olmayıp ormanı devletin özel malı haline getirmeyeceği gibi, bu orman üzerinde özel…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1995/8663 K: 1996/1047 T: 6.2.1996

Taşınmazın özel harman yeri olarak nitelenebilmesi için ya tapu kaydı kapsamında olması ya da uzun süre ve ekonomik amacına uygun olarak zilyetliğinin, harman yeri niteliğiyle sürdürülmesi gerekir. Sadece yılın belirli bir ayında harman dökme işlemi, taşınmazı özel harman yeri niteliğine…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1993/6046 K: 1993/11976 T: 2.11.1993

Kadastro hakimince, posta masraflarını resmi ödenekten karşılamak suretiyle elde edilerek davanın çözümlenmesinde etkili olabilecek kadastro tutanakları, tapu kayıtları ile çevre parsel tutanak ve kayıtları ilgili yerlerden getirtilmesi gerekirken, masraf istenmesi yasal düzenlemeye aykırılık teşkil eder. Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1986/17861 K: 1990/12580 T: 31.10.1990

Kadastro hakimi, dava konusu taşınmazla sınırlı olarak hüküm vermek, tespit tutanağı düzenlenen taşınmazın davaya konu edilen bölümü ile sınırlı olarak inceleme yapmak zorundadır. Parselin dava konusu olmayan bölümü hakkında komisyon kararı kesinleştiğinden, mahkemece, dava dışına çıkılarak, parselin tümü hakkında hüküm…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1992/54 K: 1992/41 T: 20.1.1992

Orman kadastrosu da bir kadastro işidir ve itiraz halinde, dava, kadastro mahkemesinde görülmelidir. Kadastro işlerinde hakeme gidilemeyeceği ve kadastro mahkemelerinin görevli olduğu 3402 s. Kanun'un 26. maddesi ile 6831 s. Kanun'un 11. maddesinde açıkça belirtilmiştir. Davacı Orman İdaresi vekili tarafından,…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1993/2530 K: 1994/9444 T: 12.7.1994

Tapu kaydı asliye hukuk mahkemesi kararı sonucu oluştuğu takdirde, tip tapu kaydına karşı, 3402 s. Kanun'un 12/3. maddesinde yer alan 10 yıllık süreye bağlı olmaksızın her zaman dava açılabilir. S... Y... ve müşterekleri ile N... P... ve müşterekleri aralarındaki tapu…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1993/4109 K: 1993/10041 T: 12.10.1993

Kadastro Kanunu uyarınca, yol, meydan, köprü gibi orta malları sadece haritada gösterilir. Bunlar için tespit yapılmaz, tutanak düzenlenmez. Tutanak düzenlense dahi, bu tutanağın tarihi, 3402 s. Kanun'un 12/3. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin başlangıcına esas alınamayacağı gibi, zilyetliğin kesilmesine…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1990/13569 K: 1991/6305 T: 6.5.1991

Tapulama dışı bırakılan ve tutanak dahi düzenlenmeyen taşınmaz hakkında 3402 s. Kanun'un 12. maddesi uygulanmaz. M... ile Hazine, Orman İşletme Müdürlüğü ve Torhosan Köyü Muhtarlığı aralarındaki tescil davasının reddine dair, (Yenice Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 26.12.1989 gün ve 180/176 sayılı…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1994/2262 K: 1995/2967 T: 23.3.1995

Asliye hukuk mahkemesince görevsizlik kararı verilip dosyanın kadastro mahkemesine gönderilmesi; uyuşmazlık konusu parsel hakkında davanın sonuçlandığı, tutanağın kesinleştiği ve bu itibarla da tapuya tescil edilmesi gerektiği sonuçlarını doğurmaz. M... A... ile Ö... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair,…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1990/8929 K: 1991/11272 T: 12.9.1991

Genel mahkemece görevsizlik kararı verilip, dosyanın kadastro mahkemesine gönderilebilmesi için, bölgeye kadastro girmesinin yanı sıra, davaya konu taşınmaz hakkında kadastro tutanağının da düzenlenmiş olması gerekir. Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1994/4627 K: 1994/7834 T: 7.6.1994

Gezici arazi kadastro mahkemesi kararı ile taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu tespit edildiği takdirde, mahkemenin bu ilamı; davanın konusu, hukuki sebebi ve tarafları aynı olan zilyetliğe dayalı tescil davası için kesin hüküm sayılmakla tarafları bağlar. Kesin hüküm karşısında, mahkemece yeniden,…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1994/1871 K: 1994/11178 T: 2.12.1994

Kadastro hakimince re'sen araştırma yapılarak, gerçek hak sahibi adına tescile karar verilmesi gerektiğinden, davadan feragat beyanı, sadece davacılar için bağlayıcı olup, hakimin re'sen araştırma yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz…