Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu E: 1958/8 K: 1958/7 T.11.6.1958
Deliceliklerin imarı için masraf ve emek sarfı ile zeytinlik haline getirilmesi tapulama kanunu bakımından ihya sayılır. Devamını Oku
Deliceliklerin imarı için masraf ve emek sarfı ile zeytinlik haline getirilmesi tapulama kanunu bakımından ihya sayılır. Devamını Oku
Tapuda kayıtlı olmayan ve belediyelere ait seyrangah ve metruk mezarlıkların belediyelerin yetkili organları tarafından şahıslara satılmasına karar verilmiş ve yetkili organların belirledikleri şartnamelere uygun şekilde kişilere ihale ile bu durum yetkili organları tarafından onaylanmış ve müşteriye düşen yükümlülüklerin yerine getirilmiş olması halinde gayrimenkulün ihaleden evvel belediye adına tapuya tescil edilmemiş olması ihalenin geçerliliğini etkilemez. Devamını Oku
Kadastro tespiti tapu kaydına dayanarak yapılmıştır ancak kayıt merciinden getirtilip yerine uygulanmamış, davacıdan delilleri ve şahit getirmesi talep edilmemiş, yaş bakımından yeterli bilgi ve deneyimi bulunmayan yerel bilirkişilerin soyut içerikli beyanlarına dayanılarak karar verilmesi hatalıdır. Devamını Oku
Mahkemece gayrimenkulün kadim ve geleneksel biçimde kullanılan mera olup olmadığı hususu olaylara dayalı olarak dikkatlice araştırılıp incelenmeden, eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulmuş olması hatalıdır. Devamını Oku
Eksik inceleme ile hüküm verilemez; tarafların göstereceği tanıklar, bilirkişiler huzurunda keşif yapılarak taşınmazın öncesinin kadim ve geleneksel şekilde kullanılan mera olup olmadığı, değilse davacıların ve miras bırakanlarının zilyetliklerinin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçimi olaylara dayalı olarak bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı sorulup saptanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri arasında aykırılık doğduğunda giderilmeli, tüm incelemeler tamamlandıktan sonra deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Devamını Oku
Dava konusu taşınmazın kuzey ve doğu sınırları "mera" okumaktadır mera sınırlarını içeren kayıtların kapsamları yüzölçümleri ile geçerlidir. Kayıtlar sahibi lehine olduğu kadar aleyhine de delil teşkil eder; resmi kayıtlara ve eylemli duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemeyeceğine göre taşınmazın meraya el atmak suretiyle kazanıldığının kabulü gerekir; kamu orta malı niteliğindeki meraların zilyetlikle kazanılmasına olanak yoktur. Devamını Oku
Taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı konusunda dinlenen bilirkişi ve tanık sözleri arasındaki aykırılık da yöntemine uygun biçimde giderilmemiş, idari kanaldan bildirilen daha yaşlı bilirkişiler dinlenilmemiş, davalıların zilyetliğinin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçimi ile ilgili konularda da yeterli bir araştırma yapılmamıştır; 3402 sayılı kadastro yasası'nın 30/2. Maddesi uyarınca çözümlenmesi gerekir. Devamını Oku
Bir yerin mera olarak kabul edilebilmesi için öncesi bilinmeyen bir zamandan beri mera olarak kullanılması yada yetkili mercilerce verilmiş mera tahsis karar ve kaydının bulunması gerekir. Devamını Oku
Tapusuz olan bir taşınmazın tesciline karar verilebilmesi için öncelikle taşınmazın tescile tabi yerlerden olması, zilyedin zilyetliğinin aralıksız, çekişmesiz ve malik sıfatıyla olmak üzere 20 yıla ulaşması, ayrıca maddi olaylardan sayılan zilyetliğin ve sürdürülüş biçiminin tanık ve diğer delillerle kanıtlanması gerekir; bilirkişi ve tanıkların sözleri arasındaki çelişkinin olması halinde giderilmesine çalışılmalı, ayrıca taşınmazın niteliği, zilyetlik süresi ve kullanım şekli ile ilgili olarak bilirkişi incelemesi yapılmalı, usullere göre yapılacak tüm incelemelerden sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Devamını Oku
Bir yerin mera olarak kabulü için o yerle ilgili mera tahsis kararı veya kaydının olması, ya da başlangıcı bilinmeyen bir süreden beri vede eylemli şekilde mera olarak kullanılması gerekir. Devamını Oku
Hazinenin de tarafı bulunduğu kadastro mahkemesinin kararlarıyla taşınmazların mera olarak sınırlandırılmalarına karar verilip verilen kararın kesinleştiği düşünülmeden yazılı olduğu üzere son hükümle taşınmazların hazine adına tesciline karar verilmek suretiyle infazda duraksama yaratılmış olması doğru değildir. Devamını Oku
Tapu kaydına dayanan tarafın öncelikle tapu maliki ile irsi yada akdi bağlantısını sağlaması gerekir; irsi bağlantısını gösterir veraset belgesi istenmesi veya i adı geçenlere ilişkin verasete esas nüfus kayıt tablolarının getirtilmesi gerekir. Devamını Oku
Ziraatçi bilirkişi raporu takdiri delillerden olup başkaca delillerle doğrulanmadığı sürece tek başına taşınmazın mera olduğunu kabulüne yeterli değildir; mera ile ilgili davalarda dinlenecek bilirkişi ve tanıklarında davanın sonucunda yararı bulunmayan komşu köylerden seçilmesi zorunludur. Devamını Oku
Özel harman yerlerinin zilyetlikle iktisabı mümkündür. Devamını Oku
Bilirkişi ve tanıklar taşınmazın davacılar tarafından hayvan otlatmak ve çayırlarını biçmek suretiyle zilyet ettiklerini söylemişlerdir; yörenin topoğrafik, fiziki yapısı ve konumu ve de hayvancılığın ön planda geldiği bir yerde bu şekilde sürdürülen zilyetliğin iktisap sağlayıcı nitelikte bir zilyetlik olduğunun kabulü gerekir; bir yere ilişkin iki ayrı kaydın varlığı halinde, miktarı itibariyle daha fazla olan kayda değer verileceği genel kural olduğu gibi yargısal uygulamalar da bu yöndedir. Devamını Oku
Kamu orta malı niteliğindeki meraların zilyetlikle kazanma olanağı bulunmadığından yazılı olduğu üzere miktar fazlasının mera olarak tespitine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Devamını Oku
Resmi kayıt ve belgelerle hale uygun olmayan bilirkişi ve tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği gibi, kamu orta malı vasfındaki meraların zilyetlikle iktisap edilmesi imkanı da söz konusu değildir. Devamını Oku
Gayrimenkulün bir kısmının mera vasfıyla sınırlandırılması ve özel siciline kaydedilmesi yolunda verilen karar hakkında davalılarca temyiz yoluna gidilmediğine göre anılan kısımla alakalı hüküm davalılar bakımından kesinleşmiştir. Devamını Oku
Mera sınırlarını içeren kayıtların kapsamları yüzölçümleri ile geçerlidir. resmi kayıt ve belgelerle eylemli duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemez. hal böyle olunca taşınmazların öncesinin mera olduğunun kabulü gerekir. kamu orta malı niteliğindeki meraların zilyetlik ve iktisabına olanak yoktur. Devamını Oku
Taşınmazların mera olduğu kabul edildiğine nazaran meraların özel mülkiyete ve tescile tabi yerlerden olmadığı düşünülmeden yazılı olduğu üzere hazine adına tescile karar verilmesi isabetsizdir. Devamını Oku
Bir yerin köy veya belediye gibi tüzel kişilere ait olduğu tanık ile ispat edilemeyip; tapu dairesindeki kayıt ile tahsise ilişkin bir kararın varlığını göstermeye elverişli kanuni belgelerle böyle bir iddia ispat olunabilir. Devamını Oku
Münavebe ürünü olarak alınan buğday, nohut ve korunganın üretim masraflarının İl Tarım Müdürlüğü 'nden gelen resmi verilerde gösterilen miktarların altında alınmak suretiyle fazla bedel tespiti doğru değildir. Devamını Oku
Bilirkişi kurulunca emsal alınan taşınmazların Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan metrekare değerlerinin karşılaştırılmasında, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlardan daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen bilirkişi kurullarınca dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlardan daha değersiz olduğu kabul edilerek değer biçildiğinden alınan rapor geçersizdir Devamını Oku
Kapama zeytin bahçesine net zeytin gelirine göre değer biçilir. BOTAŞ lehine gecen irtifak haklarının taşınmazın değerine etkisi tartışılmadan karar verilemez. Devamını Oku