Danıştay 6. Dairesi E: 2007/2267 K: 2009/954
Yapı kullanma izni verilebilmesi için, sosyal sigortalar kurumuna prim borcu olmadığına ilişkin belge istenilmesinde, hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında Devamını Oku
Yapı kullanma izni verilebilmesi için, sosyal sigortalar kurumuna prim borcu olmadığına ilişkin belge istenilmesinde, hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında Devamını Oku
İfraz yapılması istenilen parselin, daha önce ifraz suretiyle elde edilen parsel olması nedeniyle yeniden ifrazının mümkün olmadığı hakkında. Devamını Oku
İmar planlarının yargısal denetiminde, bu değişikliği zorunlu kılan nedenlerle birlikte getirilen kullanım kararının plan bütünlüğü göz önünde bulundurularak planlanan yörenin tümünün çevre, ulaşım, trafik gibi ilişkilerine etkisi irdelenmeli, taşınmazda öngörülen kullanım kararının yerin büyüklüğü yanısıra, konum ve işlev açısından uygun olup olmadığının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı çerçevesinde araştırılması gerekmektedir. Devamını Oku
Mutlak tarım arazisi niteliği taşıyan taşınmazın, 5403 sayılı toprak koruma vej arazi kullanımı kanununda öngörülen amaç dışırjıda kamulaştırılamayacağı hakkında. Devamını Oku
Her proje için müellif sicil durum belgesi alınması ve yapı ruhsatı için başvuruda bulunurken bu belgenin ibraz edilmesi zorunlu olduğundan, müellif sicil durum belgesi ibraz edilmeden davalı idarece verilen yapı ruhsatında hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku
Bir taşınmazın satın alınma suretiyle malikinin değişmesi durumunun; taşınmazı her yeni satın alan için önceki malik zamanında yapılan ve parselin oluşumunun dayanağı olan parselasyon işlemine karşı dava açma süresi yeniden başlatma nedeni olamayacağı hakkında. Devamını Oku
Nazım ve uygulama imar planlarına esas teşkil etmek üzere hazırlanan çevre düzeni planında ana ulaşım yolları gösterilmekte olup, ara bağlantı yolları ve ada içinde yer alan yollara yer verilmesine gerek bulunmadığı hakkında. Devamını Oku
Davacının taşınmazının yeşil alanda kalması nedeniyle oluşan mağduriyetinin, idarece imar uygulaması yapılmak suretiyle giderilmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku
Özel parselasyon ile belirlenmiş bulunan umumi hizmet alanlarının karşılığı olarak tapuda ana parsel maliki adına kayıtlı olarak kalmış bulunan hisselerin tapu sicilinden bedelsiz olarak terkini gerektiğinden halen ana parsel maliki üzerinde görülen veya satışlar sonucu üçüncü kişiler üzerinde bulunan bu gibi paylar karşılığı olarak ana parsel malikine veya bu hisseleri satın alan kişilere parselasyon sonucunda tahsis yapma olanağı bulunmadığı hakkında. Devamını Oku
Büro tescil belgesi ile sicil durum belgesi bulunan proje müelliflerince hazırlanarak imzalanan projelerin plan ve mevzuat hükümlerine göre incelenerek onaylanması ve dolayısıyla en son aşamada yapı ruhsatı hususunda görevli ve yetkili idarenin 3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca belediyeler ile valilikler olduğu, Yasa ile belirlenmiş bir yetkilendirme olmadan belediyelerin mimari projelerde meslek odasından ayrıca "proje onay belgesi" isteme yükümlülüğünün bulunmadığı hakkında. Devamını Oku
3194 Sayılı İmar Kanunu'nun Arazi ve Arsa Düzenlemesi başlıklı 18. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı ilk ve ortaöğretim kurumları, yol, meydan, park, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol gibi umumi hizmetlerden ve bu hizmetlerle ilgili tesislerin oluşturulması amacıyla %40'a varan oranda düzenleme ortaklık payı alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku
Arsa ve arazi düzenlemesi ile ilgili genel düzenlemeler uyarınca kamu ortaklık paylarının ıslah imar planlarının geçerli olduğu alanlarda 2981 sayılı Yasa'nın 10-c maddesi uyarınca yapılacak parselasyon işlemleri sırasında düzenlemeye giren parsellerden de alınması uygulamanın niteliği gereği olduğundan, İdare Mahkemesinin ıslah imar planına dayalı olarak yapılacak parselasyon işlemleri sırasında "KOP" alınamayacağı yolundaki gerekçesinde hukuki isabet görülmediği hakkında. Devamını Oku
1/1000 ölçekli uygulama imar planı olmadan yapı ruhsatı düzenlenemeyeceğinden 1/5000 ölçekli nazım imar planı uyarınca düzenlenen ruhsatta hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku
Süresi içinde verilen yapı ruhsatına göre yapının tamamlanmaması halinde yenileme ruhsatının tabi olacağı mevzuatın başvuru tarihine göre belirleneceği, ruhsat süresinden sonra başvuru yapılmışsa yapı ruhsatsız duruma düşeceğinden yenileme ruhsatı başvurusu da mevcut başvuru tarihindeki mevzuata tabi olacağı hakkında. Devamını Oku
İmar planında sanayi alanına ayrılmamış bulunan taşınmaz üzerinde beton santrali yapılmasına imar mevzuatı uyarınca olanak bulunmadığından, İdare Mahkemesince, niteliği belirsiz bir kullanım kararına dayanılarak çevre taşınmazlarda bulunan yapılaşmaların emsal alınması suretiyle verilen kararda yasal isabet görülmediği hakkında. Devamını Oku
Taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları, bunların koruma alanları ve sit alanlarında inşaat ruhsatı verme aşamasında koruma bölge kurullarından izin alınacağı ancak Belediye mücavir alan sınırları içinde yapı kullanma izin belgesi verme görev ve yetkisinin belediyelere ait olduğu hakkında. Devamını Oku
Prefabrik dükkanların üzerinde inşa edildiği yolun yaya yolu olduğu gerekçe gösterilerek dükkanların yapımının durdurulamayacağına ilişkin işlem genel düzenleyici bir işlem olan imar planının uygulanmasına yönelik bir işlem özelliğinde olduğundan, bu işlemin tebliği üzerine imar planına karşı açılan davanın süresinde olduğu ve esasının incelenmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku
Kamulaştırılan taşınmazın malikinin taşınmaz ile mülkiyet ilişkisi sona erdiğinden, imar planının iptali istemiyle açtığı davada dava açma ehliyetinin bulunmadığı hk.< Devamını Oku
İmar durum belgesinin, imar planının uygulaması niteliğinde bir belge olduğundan bu belgenin verilmesi üzerine dayanağı düzenleyici işlemin iptalinin istenebileceği. Devamını Oku
Plan yapılırken kentin özelliklerinin dikkate alınmasının, kamu kurum ve kuruluşlarına olan ihtiyaçların kentsel bütünlük içinde değerlendirilmesinin zorunlu olduğu, bir kamu kuruluşunun faaliyette bulunduğu alanın bu kamu kuruluşunun faaliyetlerini aksatacak şekilde, belediyenin imar yetkilerini kullanarak kendi amaçları için kullanma yönündeki nazım imar planında şehircilik ilkelerine planlama esaslarına ve kamu yararına uyarlık yoktur. Devamını Oku
2942 sayılı Yasa'nın 21. maddesi uyarınca davalı idarece kamulaştırma işleminden tek taraflı olarak vazgeçilmesi karşısında aynı Yasa'nın 24. maddesi gereğince uyuşmazlığın görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gözetilmeksizin işin esası hakkında karar verilmesinde isabet bulunmadığı. Devamını Oku
Özünde kamu yararı bulunduğunda duraksama bulunmayan eğitim ve öğretim amacına ayrılmış bir taşınmazın üniversite vakfı yararına akaryakıt satış ve servis istasyonu alanı olarak belirlenmesinde planlama esasları ve kamu yararına uyarlık bulunduğundan sözedilemez. Devamını Oku
Yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, uyuşmazlık sadece parsel bazında irdelenmiş; planın bütünü, yönü, büyüklüğü ve şekliyle, nüfus, yapılaşma biçimi, yeşil alan gereksinimi gibi temel kavramlar açısından inceleme yapılmamış olduğundan, eksik inceleme sonucu düzenlenen rapora dayalı olarak karar verilmesinde isabet yoktur. Devamını Oku
Planda öngörülen yolun ulaşım trafik altyapısının oluşturulmasında elzem bir ihtiyaç olduğu, iki ana arteri bağlayacağı ve tramvay nedeniyle kapatılan bazı arterlerin trafik yükünü hafifleteceği anlaşıldığından planın iptali yolundaki mahkeme kararında isabet bulunmadığı hk. Devamını Oku