Popüler Yazıları
- Tahliye Taahhütnamesi Yargıtay Kararları Aralık 11, 2022
- Ortaklığın Giderilmesi Davaları Vekâlet Ücretine İlişkin Yargıtay Kararları Ekim 16, 2022
- Konut İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Yargıtay Kararları Ekim 15, 2022
- Kamulaştırma Bedelinin Tespiti Hakkında Yargıtay Kararları
- İmar Kanunu 32 ve 42. Madde Yıkım ve Para Cezalarıyla İlgili Danıştay Kararları Ekim 17, 2022
- Yazılar
- Favoriler
- Yorumlar
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2004/4133 K: 2004/5178 T: 28.06.2004
Medeni Kanunun 715. maddesine göre deniz, göl ve akarsu kıyıları Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdendir. Kıyılar deniz, göl ve akarsuların orantısı (mütemmim cüzü) olduğuna göre böyle bir yerin özel mülkiyete konu edilmesi, zamanaşımı ve zilyetlikle kazanılması mümkün değildir. Akarsuya…
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2004/274 K: 2004/2295 T.4.3.2004
3621 sayılı Yasanın 6. maddesi hükmü gereği kıyı kenar çizgisi üzerinde devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yapılaşma olanağı olmayan mahal özelliğini taşıyan dava konusu taşınmazdan yararlanılabilmesi için; 2634 sayılı turizmi teşvik yasası hükümlerinde açıklanan koşulların yerine getirilmesi gereklidir. Taraflar…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/1-281 K: 2004/285 T.12.5.2004
Aralarında bu konuda uzman ziraat, harita mühendisi ve jeolog veya jeomorfologların bulunduğu yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin, memleket haritası, en eski tarihli askeri haritalar, hava fotoğrafları, valilik bayındırlık ve iskan müdürlüğünce kıyı kenar çizgisi…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/1-731 K: 2004/749 T.22.12.2004
Kıyının kamuya açık tutulabilmesi ve yasanın bu alanda idareye verdiği görevlerin yerine getirilebilmesi ve kıyıda planlama ve uygulamanın yürütülebilmesi için öncelikle kıyıya ilişkin bir tespitin yapılması zorunludur. Taraflar arasındaki "müdahalenin meni,kal" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ç. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1988/1-825 K: 1988/964 T. 23.11.1988
3402 sayılı Yasanın 12. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre özel mülkiyete konu olmayan ve özel hukuk hükümlerine tabi olmayan üzerinde mülkiyet hakkı kurulamayacak Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar hakkında Hazine tarafından açılacak davalara uygulanamaz. 3402 sayılı Yasanın gerekçe ve…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/1-498 K: 2004/475 T.6.10.2004
Kıyı kenar çizgisinin Yasa ve Yönetmelik hükümleri gözetilerek ve 16.4.1972 gün 7/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde açıklanan hususlar dikkate alınarak mahkemece saptanması zorunludur. Ancak, idarece belirlenip kesinleşmemiş olan kıyı kenar çizgisinin, çekişmenin çözümü bakımından takdiri delil olarak değerlendirilip, göz…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2007/1-75 K: 2007/90 T.28.2.2007
Sonuç olarak, kadastro tespitinden önce zilyetlikle mülk edinme koşulları oluşmuştur. Bu nedenle, zamanaşımı ile kazanımı engelleyen yasa değişikliğinden önce kadastro tespiti yapılmamış veya senetsizden tescil davası açılmamış olsa bile, yasa değişikliğinden sonra, tespitte davalı adına yazılmasına veya açılacak bir tescil…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/14-615 K: 2004/633 T.1.12.2004
Kıyı kenar çizgisinin belirlenmesine yönelik idari işlemler adli yargı yönünden kural olarak takdiri delil niteliğinde olup; bağlayıcılığı yoktur. Taraflar arasındaki “tapu iptali, taşınmazın kamuya terki” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 5.6.2002 gün…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2007/1-41 K: 2007/54 T. 7.2.2007
Öncelikle idare tarafından 3621 Sayılı Kanunun 9. maddesi hükmüne göre kıyı kenar çizgisi haritasının düzenlenip, düzenlenmediği araştırılmalı, ondan sonra üç jeologdan oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif yapılmalı, harita düzenlendiğinin ve yukarıda değinilen İçtihadı Birleştirme…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1753 K: 2020/279
4 adet bağımsız bölümün ortaklığının giderilmesi istendiğine ve davacı ile davalıların veraseten iştirakli bulunduğuna göre mahkemece, öncelikle bağımsız bölümlerin her birinin bir paydaşa düşecek şekilde gerekirse ivaz ilavesi suretiyle aynen taksiminin mümkün olup olmadığı hususunun uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılarak…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2020/220 K: 2020/726
Taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi asıl olduğundan, her birinin kendi payına düşeni aldığı ve diğer mirasçıların paylarına düşenler bakımından da karşılıklı olarak vazgeçtikleri açık ve kesin şekilde belirlenmedikçe taksimin sabit…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2000 K: 2021/690
Yargıtay uygulamalarında da istikrarlı bir şekilde kabul edildiği üzere tamamlanmış yapının fiili durumu ile onaylı projesi arasında aykırılıkların bulunması ya da yapının imara uygun ancak projesiz inşa edilmiş olması gibi kat mülkiyeti kurulmasına engel oluşturan eksikliklerin mevcut olduğu durumlarda hemen…
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2017/9171 K: 2018/2618 19.03.2018
Mahkemece açılacağı bildirilen büfe için herhangi bir işyeri ruhsat başvurusu yapılmamış olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, işyeri ruhsat başvurusu daha sonra da yapılabileceğinden, bu hususun başlı başına ihtiyacın samimi olmadığını kanıtlamaya yeterli olmadığı açıktır. Mahkemece yapılacak iş;…
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2020/2064 K: 2020/3826 02.07.2020
Davacı kiracının dava konusu kiralanana taşınırken ve kiralanandan ayrılırken yaptığı taşınma /nakliye masraflarının süresinden önce fesih nedeniyle uğranılan zarar (menfi zarar) ya da faydalı ve zorunlu masraf kapsamında değerlendirilmesi ve talep edilmesi mümkün değildir. Buna yönelik istemin reddine karar verilmesi…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2004/894 K: 2004/974 T: 23.02.2004
Ortaklığın giderilmesi davalarında dava birden çok taşınmaza ilişkin ise taşınmazlardan birinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılır. Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/140 K: 2004/135 T: 03.03.2004
Ortaklığın giderilmesi davaları, paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallar ile haklarda, paydaş yada ortaklar arasında yürürlükte olan tapulu mülkiyet ilişkisini sora erdirip bireysel mülkiyete geçişi sağlayan çift yönlü, yanlar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Davalı da davacı…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/3039 K: 2009/4993
Davacı, başkasına ait arsa üzerinde bulunan miras bırakana ait 3 katlı binanın ortaklığının giderilmesini istemiş ise de ortaklığın giderilmesi istenilen bina bilirkişi kurulu raporuna göre arzın mütemmim cüz'ü niteliğinde olup zeminden ayrı olarak satılması mümkün olmadığından ortaklığın giderilmesi istenemez. Öte…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2012/1078, K: 2012/2235
İİK.’nun 121. maddesi uyarınca hacze konu olan şey, borçlu ortağa ait miras veya iştirak halinde tasarruf olunan bir mal hissesi olup, haczine karar verilen hissenin elbirliği hükümlerine göre bağımsız olarak satışı mümkün değildir. Bu durumda borçlu ortağın miras payının da…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/253 K: 2003/270 T: 02.04.2003
Elbirliği mülkiyetine tabi bir malda payı bulunan borçludan alacaklı olan kişi, anlatıldığı şekilde İcra Tetkik Merciinden alacağı yetkiye dayanarak borçlunun da içinde bulunacağı tüm elbirliği ortaklarına karşı dava açıp bu davayı sonuçlandıracaktır. Buradaki dava açmak hakkı hakime ya da başka…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1988/6585 K: 1988/870 T: 02.11.1988
Müşterek mülkiyette her bir paydaşın kendi payı bakımından dilediği zaman ortaklık durumunun sona erdirilmesini isteme hakkı vardır. Bu hak Medeni Kanunun 627. maddesinde açıklıkla belirtilmiştir. MK.nun 627. maddesinde ortaklığın giderilmesinin önlenmesi hallerinden birisi de taksiminin münasip olmayan bir zamanda yapılması…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/10232 K: 2005/11586 T: 13.12.2005
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Davacı vekili dilekçesiyle tarafların paylı…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/11193 K: 2005/12201 T: 26.12.2005
Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/11193 K: 2005/12201 T: 26.12.2005
Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin…
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2004/7700 K: 2004/8304 T: 23.11.2004
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalıda davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalarının aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Dava dokuz adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi…
