Son Yazılar

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2014/22354 K: 2015/2632 T: 23.02.2015

Kat Mülkiyeti Yasası'nın 10. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim 12. maddedeki belgeleri de…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2003/1553 K: 2004/2419 T: 29.03.2004

Kat Mülkiyeti Yasasının 10. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim, taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/10996 K: 2006/774 T: 09.02.2006

Ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz kat mülkiyetine konu olmaya elverişli olduğundan 634 sayılı Yasanın 12. maddesindeki belgeler getirtilip sonucuna göre karar verilmelidir. Davacı vekili dava dilekçesinde, 136 ada 20 parsel sayılı taşınmazın aynen paylaştırılması, olmadığında satılması yoluyla ortaklığın giderilmesini istemiş; mahkemece,…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/9838 K: 2005/1350 T: 28.02.2005

Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmazla ilgili olarak ortaklığın giderilmesi davası açılmışsa ve bu davada paydaşların en az bir tanesi paylaşmanın kat mülkiyeti kurularak yapılmasını istemişse, Kat Mülkiyeti Yasasının 10/son maddesi gereğince hakim, o taşınmazın mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/5687 K: 2002/6781 T: 13.06.2002

Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli, tamamı kargir olan taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim, taşınmazın kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2014/12747 K: 2015/1071 T: 02.02.2015

Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, Kat Mülkiyeti Yasası'ndaki yasal koşulların oluşması halinde ve 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2008/10689 K: 2009/1204 T: 16.02.2009

Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi, mirasçılardan veya ortak maliklerden biri tarafından, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 12. maddesinde sayılan belgelere dayalı olarak istemde bulunulmasına bağlıdır. Dava, kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/6218 K: 2002/7186 T: 24.06.2002

Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin paylaşmanın kat mülkiyeti kurulması yoluyla yapılmasını istemesi durumunda, hakim, taşınmazın kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilerek bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar vermelidir. Dava, taşınmaz…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/1567 K: 2002/3159 T: 26.03.2002

Ortaklığın giderilmesi davalarında 634 s. KMK. hükümlerinin uygulanabilmesi için ortaklığın giderilmesi istenilen ve imar yasasına göre ortaklaştırılmış bulunan taşınmazlar arasında kat mülkiyetine tabi bir taşınmazın varlığı zorunludur. Dava, imar uygulaması sonucu oluşturulan 8 parça taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesi…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1996/5252 K: 1996/6050 T: 13.06.1996

Kat mülkiyeti kurulmuş olan bu yapıda, yeniden kat mülkiyeti kurulmak suretiyle de olsa (yeni bağımsız bölümlerin kazanılması) ortaklığın giderilmesine karar verilemez. Ayrıca, taşınmazda müşterek veya iştirak halinde mülkiyet olmadığı gibi, kat mülkiyeti de kurulduğundan, davanın reddi gerekir. Ortaklığın giderilmesine karar…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1999/3480 K: 1999/4229 T: 08.04.1999

Kat Mülkiyeti Kanununun 10. maddesinin son fıkrasına göre, hakim, kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir gayrimenkul üzerindeki ortaklığın giderilmesi davalarında, talep halinde kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı tahsisine karar verebilir. Davalı paydaşlardan hiçbirisi…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2016/5081 K: 2016/7700 T: 12.05.2016

Kat Mülkiyeti Yasasının 7. maddesi gereğince kat mülkiyetine veya kat irtifakına tabi olan gayrimenkulde ortaklığın giderilmesi istenilemeyeceği gibi kat irtifakının kat mülkiyetine çevrilmesi istemi de idari nitelikte olduğundan, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken satış…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2003/8047 K: 2003/10024 T: 16.12.2003

Ortaklığın giderilmesi davalarında, varsa onaylı projenin veya bu projede sonradan değişiklik yapılmışsa buna dair tadilat projesinin olup olmadığının araştırılması, yoksa, yapının fenne ve imar mevzuatına aykırı olmadığının ve onay verilebileceğinin saptanması durumunda fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/3796 K: 2005/6578 T: 23.06.2005

Dava konusu taşınmazın üzerindeki yapılar kargir olup paydaşlardan her birine en az bir bağımsız bölüm özgülenecek sayıda ve niteliktedir. Taşınmaz bu yönüyle üzerinde kat mülkiyeti kurulmasına elverişli ise de, kat mülkiyetine geçiş için bunlar yeterli olmayıp, yukarıda açıklanan diğer tüm…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2001/10387 K: 2002/4874 T: 29.04.2002

Uğranılan zararın, borçlunun ve alacaklının dışında gelişen Ülkenin ekonomik politikasına bağlı verilere endekslenmesi durumunda, bunlardan hangisinin uygulanacağı konusu da ayrı bir kargaşa yaratmaktadır. Örneğin zararın hesaplanmasında TEFE mi, TÜFE mi, döviz mi, mevduat faizi mi, yoksa Devlet Tahvili mi esas…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2015/5164 K: 2015/18416 T: 14.12.2015

Bu durumda TBK'nın 122. maddesinde karşılanması öngörülen faizi aşan-munzam zararın, Ülkede varlığı kabul edilen genel ekonomik olumsuzlukların (enflasyon oranı, yüksek ve değişken döviz kurları, mevduat faizleri vb. gibi) “malum ve meşhur” olgular olarak kabulü ile değil, bunlar dışında davacının durumuna…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/8869 K: 2002/11638 T: 25.11.2002

Borçlunun borcunu ödemede temerrüde düşmesi durumunda, alacaklının başkaca bir hususu kanıtlamadan salt ülkenin içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklar (enflasyon, yüksek faiz, döviz kur farkı, paranın değerindeki düşüş vb. gibi olgular) Borçlar Yasasının 105. maddesindeki munzam zararın kanıtları olarak gösterilip, bunların doğurduğu…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/6633 K: 2002/9163 T: 03.10.2002

Munzam zararın tazmini konusuyla ilgili olup Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin 22.3.1994 gün ve 1994/2060-3571 sayılı kararı ve bunu izleyen kararlarında belirtildiği gibi; alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2002/9510 K: 2002/10583 T: 31.10.2002

Borçlunun borcunu ödemede temerrüde düşmesi durumunda, alacaklının başkaca bir hususu kanıtlamadan salt ortak olduğu şirketteki kurumlar vergisi matrahındaki artış oranı Borçlar Yasasının 105. maddesindeki munzam zararın kanıtı olarak gösterilip, bu oranda kazançtan mahrum kalındığı varsayılarak bunun doğurduğu olumsuzluk gerçek zarar…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/2572 K: 2005/4492 T: 02.05.2005

Bu konularda alacaklı, önemli bir kanıtlama külfeti altındadır. Kanıtlama yükünü yerine getirirken, kural olarak her hangi bir kanıtlama kolaylığından yararlanabilir. Örneğin enflasyon, somut olguların kanıtlanmasında özellikle zararın miktarının saptanmasında kolaylık sağlayabilir ise de, kanıtlama zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Zararın varlığı ileri…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/68 K: 2005/2133 T: 14.03.2005

Borçlar Yasasının 105. maddesinde karşılanması öngörülen faizi aşan-munzam zararın, Ülkede varlığı kabul edilen genel ekonomik olumsuzlukların (enflasyon oranı, yüksek ve değişken döviz kurları, mevduat faizleri vb. gibi) "malum ve meşhur" olgular olarak kabulü ile değil, bunlar dışında davacının durumuna özgü…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2013/370 K: 2013/3521 T: 11.03.2013

Munzam zararın tazmini konusuyla ilgili olup Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin 22.03.1994 gün ve 1994/2060-3571 sayılı kararı ve bunu izleyen kararlarında belirtildiği gibi; alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2010/9860 K: 2010/12447 T: 04.10.2010

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.6.1996 gün ve 1996/5-144 esas 1996/503 karar sayılı kararında da değinildiği üzere; bu konuda kanıtlanması gereken, belli paranın (somut olayda kamulaştırma bedelinin) gününde ödenmemesinden doğan zarardır. Açıkçası alacaklı, borcun kendisine geç ödenmesi yüzünden uğradığı zararın ne…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2003/3459 K: 2003/4151 T: 20.05.2003

Borçlunun borcunu ödemede temerrüde düşmesi durumunda, alacaklının başkaca bir hususu kanıtlamadan salt ülkenin içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklar (enflasyon, yüksek faiz, döviz kur farkı, paranın değerindeki düşüş vb. gibi olgular) Borçlar Yasasının 105. maddesindeki munzam zararın kanıtları olarak gösterilip, bunların doğurduğu…