Son Yazılar

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/2442 E: 1995/495 T: 23.1.1995

Bir taşınmazın, zilyet lehine, kazandırıcı zamanaşımına dayanılarak tescil edilebilmesi için, öncelikle tapuda kayıtlı olmaması ve orman, mera, yaylak ve kışlak gibi kamu malı niteliğindeki yerlerden olmaması gerekir. Kamunun yararlandığı yayla niteliğindeki yerlerde özel mülkiyet söz konusu olamaz. Yaylalar üzerinde yararlanabilmenin…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1995/5766 E: 1995/6503 T: 19.10.1995

Önceden mera olan bir yerin imar planı kapsamında kalması ve konut yeri olarak belirlenmesi durumunda, mülkiyeti 775 sayılı Kanun'a göre Belediyeye geçmez. Belediyece bu nitelikteki yerlerin satışına da değer verilemez. Bu itibarla, taşınmazın evveliyatının mera olup olmadığı yöntemine uygun şekilde…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/189 K: 2004/1622 T:12.2.2004

Genel harman yerlerinin zilyetlikle iktisap edilemeyeceğinden zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın zilyet yararına bir hak sağlamaz; hal böyle olunca mahkemece davanın reddine ve taşınmazın 3402 sayılı kanunun 16.m. uyarınca genel harman yeri olarak sınırlandırılmasına karar vermek gerekir. Kadastro sırasında 191…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2001/14-443 K: 2001/458 T: 30.5.2001

Tüm köyün ve köylünün yaşama düzenini, yerleşimini yakından ilgilendiren, bütün köylünün kullanımına açık kamu malı niteliğinde bulunan bir yerin bir kişinin kullanımına verilmesinin köy sakini davacının menfaatini ihlal ettiği anlaşılmakla; haksız şekilde tapuya bağlanmış köy yolunun eski haline getirilmesinde ve…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/7-438 K: 2003/463 T: 2.7.2003

Davacının bu yerin mera olmadığı tapu ve zilyetliğe dayalı olarak mülkiyet hakkına sahip olduğu iddiası üzerinde hiç durulmadan, yukarıda kendisini bağlamayacağı ve ikrar olarak kabul edilemeyeceği açıklanan bir beyanı gerekçe yapılarak, hiçbir araştırma ve inceleme yoluna gidilmeden ve davacıya hakkını…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 1993/8399 K: 1994/4432 T: 26.4.1994

Tahsise ilişkin kesin nitelikteki fermanlar, mera uyuşmazlıklarında tahsis belgesi niteliğindedirler. Bu nitelikteki fermanlar, kaldırıldığı ya da değiştirildiği kanıtlanmadığı sürece hukuken geçerli olduğundan, taşınmazın kime ait olduğu konusundaki uyuşmazlıkta fermana dayanılarak hüküm verilmelidir. Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 6.5.1985 gününde verilen…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1992/8192 K: 1992/13931 T: 22.10.1992

Bir yerin mera olarak sınırlandırılması tescil değil, tespit niteliğinde kabul edildiğinden, sicil oluşmaz. Böyle bir yerin iptal istenmeksizin tescili talebi mümkün bulunduğundan, tescil davası elatmanın önlenmesi davası ile beraber açılabilir. Elatmanın önlenmesi davası süresinde açıldığı takdirde, hak düşürücü süre kesilir. A...…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1996/717 K: 1996/806 T: 8.2.1996

Nizalı taşınmazın geleneksel biçimde kullanılagelen mera olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması gerekir. Bir taşınmazın mera olarak kabul edilebilmesi için o yerle ilgili ya mera tahsis kararı veya kaydının bulunması ya da o yerin başlangıcı bilinmeyen bir zamandan beri…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2004/8607 K: 2004/11467 T: 25.10.2004

Dava konusu taşınmazın üç tarafı mera ile çevrili olduğundan meradan elde edildiğinin kabulü gerekir. Meraların zilyetlikle kazanılması mümkün değildir. Bu sebeple, kadastro tesbitinin iptal edilerek taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 2004/5855 E: 2004/6608 T: 11.10.2004 3402/14

Kadim mera olduğu açıklanarak, Kadastroca orta malı olarak sınırlandırılan taşınmaza ilişkin tapu iptali ve tescil davasında; çevre parsel tutanakları ve dayanağı belgeler getirtilmeli, varsa bunlar mahalli bilirkişiler marifetiyle uygulatılmalı, dava konusu taşınmaz yönünün ne şekilde gösterildiği üzerinde durulmalı, tarafların komşu köylerden bildirecekleri şahitleri mahallinde dinlenmeli ve bilahare davacılar…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 1997/1121 E: 1997/1216 T: 6.3.1997

Kamu malı niteliğindeki meralar ile yaylaların yararlanma hakkının kime ait olduğunu inceleme görevi kadastro mahkemelerine ait değil ise de, taşınmazların niteliğini belirleme görevi kadastro mahkemesine aittir. Taşınmazın kamu malı niteliğinde mera yayla olduğu sonucuna varıldığı takdirde 3402 s. Kadastro Kanunu'nun 16/B…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1996/1113 E: 1996/1050 T: 7.3.1996 3194/11

İmar planı sınırları içinde kalan meralar planın onayı ile bu niteliklerini kendiliğinden kaybederek, imar planı kararı ile getirilen kullanma amacına konu ve tabi olurlar. İmar planında bu yer "mesire yeri" olarak belirlendiğine göre Kadastro Kanunu'nun 16/A maddesi uyarınca bu gibi…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1995/1504 K: 1995/1681 T: 21.3.1995

Hazine, çekişmeli taşınmazın öncesinin mera olduğunu ileri sürdüğü takdirde yöntemine uygun mera araştırması yapılmalı; taşınmazın bulunduğu yer ve yöre ile ilgili mera tahsis kararı ve kaydı olup olmadığı sorulmalı ayrıca davanın sonucundan yararı bulunmayan komşu mahalle ve köylerden çekişmeli taşınmazı…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2002/7-1067 K: 2002/1085 T: 20.12.2002

Meralar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımayacağından; kayda ve eylemli duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemez. Taraflar arasındaki "kadastro tespitine itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; N. Kadastro Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/772 K: 1997/46 T:5.2.1997

Taşınmazın mera olarak tahsisinden sonra bu niteliğini kaybettiği tarihten itibaren yirmi yıllık sürenin dolmaması halinde taşınmaz zilyet lehine değil hazine adına tescil edilir. Taraflar arasındaki "kadastro tespitine itiraz, tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; M. Kadastro Mahkemesi'nce davanın reddine dair…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2003/2498 K: 2003/2985 T.17.10.2003

Bir taşınmazın meraya komşu olması mutlaka meradan açıldığı anlamına gelmez. Dosyadaki dinlenen yerel bilirkişi tanıkların birbirini tamamlayan sözleri ayrıca ziraatçı bilirkişinin taşınmazın tarım toprağı niteliğinde bulunduğu yolundaki gerekçeli raporu bilirkişi ve tanık sözlerinin teyit etmektedir. Dava konusu taşınmaz tespit sırasında…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2005/3898 K: 2005/3987 T.19.12.2005

Yetkili idari mercilerce yapılan mera tahsisine ilişkin yönetimsel işleme karşı idari yargı yerinde dava açılarak ve yönetimsel işlemin iptal edildiği öne sürülerek bu hukuksal olgunun kanıtlanmadığı takdirde mera niteliği ile sınırlandırılmak suretiyle tespit edilen taşınmazlar üzerindeki sürdürülen zilyetlik süresi ne…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/361 K: 2004/1154 T. 29.3.2004

Meralar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımaz. Kamu malı niteliğinde meralar, tescile tabi olmayan sınırlandırılmakla yetinilmesine karar verilmesi zorunlu bulunan taşınmazlardandır. Kadastro sırasında 174 ada 21 parsel sayılı 45915.57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydına, satın almaya,…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/292 K: 2004/737 T.4.3.2004

Bir yerin mera olup olmadığının belirlenebilmesi için  öncelikle taşınmazın bulunduğu çalışma alanında tahsisli mera olup olmadığının saptanması, mera tahsis kaydı var ise mera tahsis kaydı ve dayanağı belgelerin getirtilip uygulanması, mera tahsis kaydı yok ise, davada yararı olmayan komşu köyler halkından…

Danıştay 1. Dairesi E: 1988/328 K: 1989/19 T: 10.02.1989

İmar planı sınırları içindeki meraların, planın onayıyla birlikte hukuki bakımdan meralık niteliğini yitireceği, bu yerlerden genel hizmetlere ayrılanların belediye veya özel idareye bedelsiz terkinin gerekeceği, genel hizmetler dışında özel mülkiyete konu olabilecek bir amaca ayrılan yerlerin onaylanmış imar planıyla getirilen…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1993/4576 K: 1994/7736 T. 20.6.1994

Mera, orman yayla ve kışlak gibi kamunun yararlandığı, kamu malı niteliğindeki  taşınmazlar özel mülkiyete konu olamadıklarından; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılamazlar. Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı hazine vekili tarafından istenilmekle; süresinde…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/3036 K: 1995/615 T. 25.1.1995

Meralar tapuya tescile tabi olmamalarına rağmen, tapuya tescil edilseler bile, bu onların kamu malı olduğu gerçeğini değiştirmez. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/974 K: 2002/3145 T.4.4.2002

Kadastro mahkemesinde 30 günlük askı süresi içinde, daha sonra da tapulu taşınmazlar yönünden 10 yıllık hak düşürücü süre zarfında genel mahkemede itiraz davası açılması mümkündür; fakat somut olayda davacı köy tüzelkişiliği 30 günlük askı ilan süresi içinde dava açmamıştır ve…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/6560 K: 2002/6784 T.17.9.2002

Mera komisyonun tespit, tahdit ve tahsis kararlarına karşı otuz günlük askı ilan süresi ve tebligatı gerektiren bir hal varsa tebliğden itibaren otuz günlük süre zarfında asliye hukuk mahkemesine dava açılabilir. Taraflar arasındaki mera komisyonu kararının iptali ve taşınmaz vasfının orman…