1. Anasayfa
  2. Yargıtay 16. Hukuk Dairesi

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 1995/4294 K: 1995/5547 T: 21.9.1995


Kadastro hakimi; asliye hukuk mahkemesinden aktarılan, davaya konu olan ve malik hanesi açık bırakılan parsel hakkında düzenli sicil oluşturmak ve kararın hüküm fıkrasında, adına tescil kararı verilen kişilerin açık kimliklerini ve pay oranlarını belirtmek zorundadır. Ayrıca, kararın eki niteliğinde bulunmayan kadastro tutanaklarına atıf yapılarak hüküm kurulamaz.

Taraflar arasındaki kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:

KARAR: Kadastro sırasında 145 ada 23, 150 ada 11 parsel sayılı 3784, 6500 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydı nedeniyle S… adına tesbit edilmiş, 227 ada 11 parsel sayılı 578 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilmek ve malik hanesi boş bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir. Davacının yasal süresi içinde tapuda miras yolu ile gelen hissesi bulunduğuna, davalı S…’ye yapılan satışın geçersiz olduğuna dayanarak Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu tapu iptali tescil davası Kadastro Mahkemesine devredilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine ve çekişmeli parsellerin tesbit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı S… tarafından temyiz edilmiştir.

Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere ve davacının tapu kaydından gelen payı bulunmadığı belirlendiğine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Kadastro hakimi itirazlı parsellere ilişkin olarak düzenli sicil oluşturmak ve kararın hüküm fıkrasında adına tescil kararı verilen kişilerin açık kimlikleri ve pay oranlarını belirtmek zorundadır. Kararın eki niteliğinde bulunmayan kadastro tutanaklarına atıf yapılarak hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, Asliye Hukuk Mahkemesinden aktarılan davaya konu olan ve malik hanesi açık bırakılan 227 ada 11 sayılı parsel hakkında sicil oluşturulmaması da doğru bulunmamaktadır.

SONUÇ: Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 21.9.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir