Son Yazılar

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1994/10510 K: 1996/14827 T: 02.12.1996

1984 yılında yapılan keşifte tamamının eylemli orman olduğu ve kısmen kesilmiş 90 cm çapında ağaç kütüklerinin ve tomrukların varlığı yanında, halen orman ağaçları ve bitkilerinin yer aldığı saptanmıştır. Zaman içinde ağaç kesimi ve orman tahribi devam ettiği için, bu olgu…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/13 K: 2003/25 T: 22.01.2003

6831 Sayılı Yasanın 1/1. maddesi hükmüne göre orman sayılan ve halen de eylemli orman durumunu koruyan ve 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince devletleştirilmiş sayılan taşınmazların orman olduğunun kabulü ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliği ile…

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 1995/91 K: 1995/701 T: 09.02.1995

Taşınmazın bulunduğu yörede orman tahdidi yapılmadığı ve sınırda da eylemli durumda orman bulunduğuna göre, kayıt miktar fazlası olan taşınmazın ormana elatmak suretiyle elde edildiğinin kabulü zorunludur. Orman sayılan yerlerin zilyetlikle iktisabı mümkün olmadığından sürdürülen zilyetlik hukuki değer taşımaz. Resmi kayıt…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1996/10813 K: 1996/13104 T: 30.10.1996

Orman yönetiminin açtığı ve hükme bağlanıp kesinleşen orman tahdidine itiraz davası, tarafları için kesin hüküm oluşturduğu gibi, belirlenen fiili durum itibariyle taşınmazların orman niteliğinde bulunduğu saptanmış olduğu takdirde, artık zilyetlikle kazanma olgusu söz konusu olamaz. Mahkeme, gerek bu kesin hükmü…

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi E: 2019/5466 K: 2020/3510 T: 28.09.2020

Dava konusu taşınmazın ormanla çevrili olması, orman mühendisi bilirkişi raporlarının içeriği ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, tespit tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın eylemli orman vasfında olduğu anlaşıldığına göre, Mahkemece, taşınmazın niteliğinin bir bütün olarak değerlendirilmesi suretiyle davanın tümden reddine…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2014/3639 K: 2014/6805 T: 24.06.2014

Orman Yönetimi ile Hazine arasındaki uyuşmazlık, taşınmazın mülkiyetine değil, niteliğine ilişkin olduğundan, taşınmazın kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B maddesi uygulamasında 2/B parseli olarak orman sınırları dışına çıkarılan alanda kalması ve halen de eylemli biçimde orman olması halinde, Orman Yönetimi hu…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2010/5544 K: 2010/8295 T: 14.06.2010

Eylemli orman olduğu anlaşılan dava konusu taşınmazı ve çevresini görmeden ve bitişik ormanın devamı olduğunu bilmeden satın alma, hayatın doğal akışına ve yaşam kurallarına aykırıdır. Tapu kaydı üzerine satış tarihinden önce orman olduğuna dair şerh bulunduğundan satın alan kişi iyiniyetli…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/1376 K: 2001/2019 T: 20.03.2001

Hudutta da eylemli orman bulunan taşınmazın zilyedlikle kazanılabileceğinden söz edilemez. Kadastro sırasında Gündoğdu İlçesinde bulunan 1740 sayılı 8000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bitişik 1621, 1642, 1624, 1623, 1625, 1634, 1635, 1636, 1640, 1643, 1644, 1645 ve 1646 nolu parsellere uygulanan vergi…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/14216 K: 2017/3398 T: 18.04.2017

Taşınmazın bizzat üzerindeki ağaçlar tek tek tespit edilerek taşınmazın eylemli orman olup olmadığı tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli ve ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Davacı vekili, ... ili, ... ilçesi,... mahallesinde 6831 sayılı Orman Kanunun 2/B uygulaması ile orman…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 1997/10240 K: 1998/3115 T: 24.03.1998

Bir özel orman tahdidine itiraz davasında, nizalı taşınmazın özel orman vasfının tayini için, taşınmazın özel orman tahdidinin yapıldığı tarih itibariyle eylemli biçimde orman olup olmadığının saptanması gerekir. Yörede 58 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 1995 yılında yapılan orman kadastrosu sırasında…

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi E: 1998/7150 K: 1998/14148 T: 30.12.1998

HGK. nun 20.5.1992 tarih 1992/16-103/339 ve 27.10.1993 tarih 1993/8-456/686 sayılı kararlarında da açıklandığı gibi nizalı taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmış ve dava konusu parsel orman tahdidi dışında bırakılmış ve vergi kaydının nizalı taşınmazı orman gösteren yönünde eylemli orman bulunmakta…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/10885 K: 2002/1619 T: 04.03.2002

Eylemli orman olan kesimlerin yine orman olarak kabulü gerektiği gözetilerek, dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden, yöntemince zemine uygulanıp, miktarı ile geçerli kapsamı tayin olunmalı; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/349 K: 2001/1245 T: 19.02.2001

Mera olarak kabul edilen kesimin üzerinde eylemli olarak orman bitkilerin varlığı belirlenmiştir. Bu durumda eylemli orman olan kesimin memleket haritasında orman görülmemesi bu olguyu değiştirmez. Zira, küçük alanların bazen haritada gerçek niteliğini belirler şekilde gösterilmediği bilinmektedir. Eylemli orman olduğu taşıdığı…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2015/10305 K: 2015/9095 T: 13.10.2015

Eylemli orman olarak Orman Yönetimine tahsis edilen taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescili gerekeceğinden, tahsis edilen yerlerden olduğu veya tespit tarihi itibariyle eylemli orman olduğunun belirlenmesi halinde davanın reddine, aksi durumda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmelidir. Kadastro sırasında Beykoz…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/02633 K: 2005/03122 T.21.03.2005

Orman kadastrosunun kesinleştiği yerlerde, on yıllık hak düşürücü süre içinde, ancak tapuya dayanılarak orman kadastrosunun iptali istenebileceği, somut olayda, davacı köy tüzel kişiliği, tapu kaydına dayanmayıp kadim mera iddiasına dayandığından, yasanın açık hükmü karşısında bu iddiaya değer verilemez. Taraflar arasındaki…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/5931 K: 2003/6075 T.29.9.2003

Orman olan ve tapuda hazine adına kayıtlı olan taşınmazların, mülkiyetinin ve niteliğinin belirlenmesi konusunda hakemde açılan davanın dinlenmesine olanak yoktur. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtay’ca incelenmesi orman yönetimi…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2004/2248 K: 2004/6390 T.21.6.2004

Kadastro tesbitine itiraz davasında, çekişme konusu parselin bilirkişi krokilerinde yer alan bir bölümünün orman olarak tescili yolunda davacılar lehine usuli kazanılmış hak oluşmakla; hazine adına, çekişme konusu parselin orman sayılan ve taşlı alan olarak belirlenen kısımlarından artakalan bölümünün payları oranında…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/549 K: 2005/1828 T.28.2.2005

Davacı salt zilyetliğe dayandığından ve tapu kaydı istisnası dışında bu davayı açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerekir.    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalılar Orman Yönetimi ve Hazine temsilcileri tarafından…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1301 K: 2005/5774 T. 3.5.2005

Arazi kadastrosunun yapıldığı yerlerde kadastro mahkemesi görevlidir. Dava konusu taşınmazlar tahdid haritası içindelerse dava sınırlamaya itiraz niteliğine dönüşür ve tescil davası yönünden ön mesele oluşturur.   Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine ve Orman…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2001/2030 K: 2001/2580 T.2.4.2001

Somut olayda,40-100 dönüm kısıtlarının araştırması usulünce yapılmalıdır; bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsel kayıtlarıyla teyit ettirilmeli, yapılan uygulama uzman bilirkişilerce düzenlenecek birleşik krokiye yansıtılarak keşfi izleme imkanı sağlanmalı ve toplanan bütün deliller beraber değerlendirilmelidir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/974 K: 2002/3145 T.4.4.2002

Kadastro mahkemesinde 30 günlük askı süresi içinde, daha sonra da tapulu taşınmazlar yönünden 10 yıllık hak düşürücü süre zarfında genel mahkemede itiraz davası açılması mümkündür; fakat somut olayda davacı köy tüzelkişiliği 30 günlük askı ilan süresi içinde dava açmamıştır ve…