1. Anasayfa
  2. Danıştay 10. Dairesi Kararları

Danıştay 10. Dairesi E: 2019/10081 K: 2019/10146 T: 11.12.2019


Özet: Yapı kayıt belgesinin dava konusu eczanenin bulunduğu taşınmazı da kapsaması halinde, davaya konu eczanenin imar mevzuatına aykırılık sebebiyle eczane vasfını kaybettiğinden ya da burada eczacılık hizmetlerinin yürütülmesinin fiilen mümkün olmadığından ve böylece dava konusu işlemin hukuka uygun olduğundan bahsedilemez.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY: Davacı, 22/04/2015 tarihinde, Ağrı ili, Fırat Mahallesi, 1017. Sok., No:2 adresinde Durak Eczanesi adı altında eczane açma istemiyle idareye başvurmuştur.

Davalı idare tarafından mevzuat çerçevesinde muvazaaya ve eczane olarak kullanılacak yerin ruhsatına ilişkin olarak yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, eczanenin muvazaalı olarak açılacağı yönünde kanaat oluştuğu ve ayrıca da eczane açılmak istenilen yere ilişkin olarak Ağrı Belediyesince idarelerine gönderilen tutanakta eczane açılacak yerin kaçak yapı olduğunun belirtildiği, 25/09/2014 tarihli yapı tatil zaptında da yapının kaçak yapı olduğu ve inşaatın durdurulduğu yönünde ibarelerin olduğu ve 22/10/2014 tarihli ve 204 nolu Encümen Kararında bu yerle ilgili yıkım kararı olduğu belirtilerek davacının eczane açma istemi reddedilmiştir. Ağrı Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü’nün 17/08/2015 tarih ve 91566289 sayılı ret işlemi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT: 24/12/1953 tarihli ve 8591 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6197 sayılı Eczaneler ve Eczacılar Hakkında Kanun’un 5. maddesinde “Eczane açmak istiyen, yahut eczanesini satmak ve yahut başka bir yere nakletmek istiyen eczacı bir istida ile Sağlık ve Sosyal Yardım Vekâletine ve yahut alâkalı sağlık ve sosyal yardım müdürlüğüne ve yahut mahallî Hükümet tabipliğine müracaat eder.

Yeniden eczane açmak istiyenler aşağıda yazılı vesikaları da birlikte verirler: A) Tasdikli nüfus kâğıdı sureti; B) Tasdikli diploma sureti; C) Hal tercümesi; D) Mahkûmiyeti bulunmadığına dair adlî vesika; E) Sanat yapmasına mâni iyileşmez bir hastalığı veya rüyetten mahrumiyeti bulunmadığına dair rapor; F) Dört adet fotoğraf.

Tamamlanan evrak üzerinde Sağlık ve Sosyal Yardım Vekâleti tarafından yapılacak tetkikat neticesinde en geç 30 gün zarfında ruhsatname tanzim ve tebliğ olunur.” hükmü yer almakta iken, anılan maddenin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan hâlinin birinci ve ikinci fıkrasında “Serbest eczaneler, eczacılık yapma hakkını haiz bir eczacının sahip ve mesul müdürlüğünde yönetmelikte belirlenen belgelerle il sağlık müdürlüğünce düzenlenmiş ve valilikçe onaylanmış bir ruhsatname ile açılır. Ruhsatname konusunda meydana gelecek sorunların çözüm yeri Türkiye İlaç ve Tıbbî Cihaz Kurumudur.

Eczane açmak, devretmek veya başka bir yere nakletmek isteyen eczacılar, bulunduğu ilin sağlık müdürlüğüne dilekçe ile başvurur. Eczane açmak isteyenlerin belgelerinin tam olması hâlinde ruhsatname düzenlenir. Düzenlenen ruhsatnameler Sağlık Bakanlığına, Türkiye İlaç ve Tıbbî Cihaz Kurumuna ve Türk Eczacıları Birliğine bildirilir. Eczaneler için belediyeden ayrıca bir işyeri ruhsatı alınması ve belediyeye harç ödenmesi gerekmez. (Ek cümle: 2/1/2014-6514/35 md.) Eczaneler için ayrıca başka herhangi bir kurum veya kuruluştan kayıt veya onay belgesi aranmaz.” hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Kanun’un 20. maddesinde ise “Eczane binalarının kaç kısımdan mürekkep olacağı ve laboratuvarların vasıf ve şartları ve içerlerinde bulunması lazımgelen alet ve saire ve eczanenin dahili hizmetleri Sağlık ve Sosyal Yardım Vekaletince tayin ve tesbit olunur.” düzenlemesine yer verilmiştir.

Anılan hükme dayanılarak çıkarılan ve 12/04/2014 tarihli ve 28970 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmeliğin 11 inci maddesinde dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan şekliyle “Eczacının başvurusunun il sağlık müdürlüğünce ilgili eczacı odasına tebliğinden itibaren on beş iş günü içerisinde bölge eczacı odası yetkililerince hazırlanan muvazaa değerlendirme raporu, somut bilgi ve belgelerle birlikte il sağlık müdürlüğüne verilir. İl sağlık müdürlüğü yetkililerince muvazaa konusunda oda raporunun verildiği veya belirtilen sürenin dolduğu tarihten itibaren on iş günü içerisinde karar verilir. Bölge eczacı odasının verdiği rapor ile il sağlık müdürlüğünün görüşlerinin birbiri ile örtüşmediği durumlarda muvazaa konusu, il sağlık müdürünün başkanlığında, il sağlık müdürlüğü ve eczacı odası tarafından görevlendirilen yetkililerden oluşan Muvazaa Değerlendirme Komisyonu tarafından değerlendirilir. Bu Komisyonda muvazaa konusunda mutabakata varılamaması durumunda, dosya belgeleriyle birlikte ivedilikle Kuruma gönderilir. Türk Eczacıları Birliğinin uygun göreceği temsilcilerin de yer alacağı bir komisyon tarafından değerlendirme yapılır. Kurumca verilecek nihai karar il sağlık müdürlüğüne bildirilir. Komisyonların teşekkülü ile çalışma usûl ve esasları Kurum tarafından belirlenir.” yönünde düzenlemeye yer verilmiştir.

Ayrıca, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle Yönetmeliğin 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; bağımsız dükkân, yapı ruhsatı veya yapı kullanım izni belgesinde dükkân veya işyeri olarak kaydedilmiş mekân olarak tanımlanmış; 10. maddesinde eczane açılması için gerekli belgeler arasında yapı ruhsatı veya yapı kullanım izin belgesinin onaylı sureti sayılmış; “İşyeri ruhsatı alınmasının mecbûri olmaması” başlıklı 13. maddesinde, “Ruhsat düzenlenen eczaneler için belediyeden ayrıca bir işyeri ruhsatı alınması ve belediyeye harç ödenmesi gerekmez. Herhangi bir Kurum veya Kuruluştan kayıt veya onay belgesi aranmaz.” düzenlemesine; 20. maddesinin ikinci fıkrasında “Eczane olarak kullanılacak binanın yapı kullanım izin belgesi veya yapı ruhsatının bulunması gerekir. Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce başvuru yapılmış veya ruhsatlandırılmış eczanelerde ve bunların devrinde bu madde hükmü uygulanmaz.” düzenlemesine; dördüncü fıkrasında “Serbest eczaneler halkın serbestçe girip çıkabildiği yerlerde açılır. Eczanelerin bağımsız dükkânlarda açılması ve faaliyet göstermesi, havaalanları, limanlar, otogarlar ve tren garlarında açılanların dışında cephesinin ve kapılarının belediyelere ait cadde ve sokak üzerinde bulunması zorunludur. Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce başvuru yapılmış veya ruhsatlandırılmış eczanelerde ve bunların devrinde bu madde hükmü uygulanmaz.” düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Muvazaaya ilişkin olarak, Muvazaa Değerlendirme Komisyonu kararında yer verilen tespit ve iddiaların dava konusu eczanenin muvazaalı olduğu hususunu objektif bilgi ve belgeler ile şüpheden uzak bir şekilde kanıtlamaya yeterli olmadığı, dava dosyasına muvazaayı kanıtlar somut bilgi ve belge sunulamadığı görülmektedir.

Bununla birlikte, eczane olarak açılmak istenilen yerin kaçak yapı olduğundan bahisle yıktırılmasına yönelik 22/10/2014 tarihli ve 204 nolu Encümen Kararına ilişkin olarak, Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 13/04/2017 ve 13/09/2017 tarihli ara kararları ile Ağrı Belediye Başkanlığı’ndan, “eczane açılmak istenilen Ağrı İli, Merkez Fırat Mahallesi, 1017. Sokak No:2 adresindeki yapının, kaçak yapı olduğundan bahisle yıktırılması yolunda verilen 22/10/2014 tarihli ve 204 sayılı Encümen Kararına karşı açılmış herhangi bir dava olup olmadığı, söz konusu kararın kaldırılması ya da geri alınması yönünde herhangi bir işlem tesis edilip edilmediği, nihayet kararın hukuken varlığını sürdürüp sürdürmediği” sorulmuş ve buna ilişkin tüm bilgi belgelerin gönderilmesi istenilmiştir. Ara kararına cevaben Ağrı Belediye Başkanlığı’ndan alınan 20/09/2017 tarihli ve 3133 sayılı yazıda, Fırat Mahallesi, 1017. Sokak No:2 adresindeki yapı hakkında 22/10/2014 tarih ve 204 sayılı Encümen Kararı ile 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesine göre işlem yapıldığı, 32. maddeye göre yıkımına karar verildiği, kararın halen geçerliliğini devam ettirdiği yönünde açıklama yapılmış ve yazıları ekinde encümen kararının bir örneği gönderilmiştir.

Eczanelerin ruhsatlandırılması ve eczane olarak kullanılacak yerin özellikleri yukarıda aktarılan mevzuat hükümleriyle belirlenmiştir. Uyuşmazlık eczane olarak kullanılan yerin eczane ruhsatının olup olmamasından kaynaklanmamıştır. Dava konusu eczanenin bulunduğu yerin kaçak yapı olduğu tespit edilmiş, akabinde Belediye Encümen Kararı ile söz konusu yerin İmar Kanununun 32. maddesi gereğince yıktırılmasına karar verilmiştir. Buna göre uyuşmazlık, eczane olarak kullanılan işyeri hakkındaki yıkım kararı sebebiyle taşınmazın eczane vasfını yitirip yitirmemesi ve bu taşınmazda eczacılık hizmetlerinin yürütülmesinin fiilen mümkün olup olmamasından kaynaklanmıştır.

Bu çerçevede, Erzurum 1. İdare Mahkemesince Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 17/10/2017 tarih ve E:2016/7340, K:2017/5602 sayılı bozma kararına uyularak verilen temyize konu kararda; eczane açılacak yerin muvazaalı olarak işletileceği hususu objektif bilgi ve belgelerle kanıtlanamamış olmakla birlikte, eczane açılacak yerin yıktırılması yönünde verilen Encümen Kararının hukuken varlığını koruduğu, eczane olarak faaliyet gösterecek olan işyeri hakkında, İmar Kanunu uyarınca saptanan aykırılıklar dahilinde taşınmazın eczane vasfını taşımadığı ve burada eczacılık hizmetlerinin yürütülmesinin fiilen mümkün olmayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Bununla birlikte, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun -7143 sayılı Kanun’un 16. maddesi ile eklenen- geçici 16. maddenin birinci fıkrasında “Afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla, 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31/10/2018 tarihine kadar başvurulması, bu maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde Yapı Kayıt Belgesi verilebilir. Başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususlar Bakanlık tarafından hazırlanan Yapı Kayıt Sistemine yapı sahibinin beyanına göre kaydedilir.” hükmüne; üçüncü fıkrasında “Yapı Kayıt Belgesi yapının kullanım amacına yöneliktir. Yapı Kayıt Belgesi alan yapılara, talep halinde ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su, elektrik ve doğalgaz bağlanabilir.” hükmüne; dördüncü fıkrasında “Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun ve 2960 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir.” hükmüne; onuncu fıkrasında “Yapı Kayıt Belgesi, yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar geçerlidir. Yapı Kayıt Belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümleri uygulanır. Yapının depreme dayanıklılığı hususu malikin sorumluluğundadır.” hükmüne yer verilmiştir.

Temyiz aşamasında davacı tarafından dosyaya sunulan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca düzenlenmiş 28/09/2018 tarihli ve 78922KN1 sayılı belgeden, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun geçici 16. maddesi doğrultusunda yapılan başvuru üzerine, Ağrı ili, Merkez Fırat Mahallesi, 1017. Sokak 790 parseldeki yapının tamamı için yapı kayıt belgesi alındığı anlaşılmaktadır.

Anılan yapı kayıt belgesinin dava konusu eczanenin bulunduğu taşınmazı da kapsaması halinde, davaya konu eczanenin imar mevzuatına aykırılık sebebiyle eczane vasfını kaybettiğinden ya da burada eczacılık hizmetlerinin yürütülmesinin fiilen mümkün olmadığından ve böylece dava konusu işlemin hukuka uygun olduğundan bahsedilemeyecektir.

Bu durumda Mahkemece, davacı tarafından sunulan yapı kayıt belgesinin aslının Çevre ve Şehircilik Bakanlığından temin edilip, anılan belgenin dava konusu eczaneye ait taşınmazı da kapsayıp kapsamadığının sorularak açıklığa kavuşturulması, yapı kayıt belgesinin yapının kullanım amacına yönelik olduğu hususu da dikkate alınarak eczane açılmak istenen taşınmazın mevzuatta öngörülen diğer şartları da taşıyıp taşımadığının araştırılması ve sonucuna göre yeniden karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. Davacının temyiz isteminin kabulüne, 2. Davanın reddine ilişkin temyize konu Erzurum 1. İdare Mahkemesinin 20/02/2019 tarih ve E:2019/16, K:2019/283 sayılı kararının BOZULMASINA, 3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 4. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir