1. Anasayfa
  2. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 1987/7047 K: 1987/11786 T: 19.11.1987


Taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğinde, bu isteğin içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de varlığı kabul olunmalıdır. Bu kabule göre yasanın 50. md’ sindeki yasak göz önüne alınarak taksim olanağı bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.

Davada taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi istendiğine göre bu istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de varlığını kabul etmek gerekir. Hal böyle olunca, öncelikle keşif yapılarak 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca binada kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağının araştırılması, şayet bu mümkünse ikinci aşamada aynı yasanın 10. maddesi uyarınca paya ve paydaş adedine göre gerektiğinde ivaz ilavesi ve gruplama, ortaklar anlaşmazlarsa kur’a çekmek suretiyle hangi bağımsız bölümün hangi ortağa isabetinin belirlenmesi sadece muristen kalan taşınmazlar için mümkündür.

Yoksa müşterek paydaşların her biri arsa payına karşılık bağımsız bölümde hakkı yoksa ivaz ilavesi, pay denkleştirilmesi, kur’a çekme gerekmez. O bölümün paydaşa verilmesi icabeder. Bundan sonra aynı Kanunun 3. maddesi uyarınca değerle oranlı olarak bağımsız bölümlere arsa payı tahsisi gerekir. Bölümlere arsa payı tahsis edilirken de daha önce gelişigüzel verilen zemindeki arsa paylar nazara alınmaz.

Bu işlemler için bir hukukçu ve iki teknik elamanın bilirkişi olarak seçilmesinde yarar vardır. Bu aşamadan sonra taksimi isteyen tarafa kat Mülkiyeti Kanunu’nun 12. maddesinde sayılan belgeler tamamlattırılır. Ondan sonra arsa payları, bu paylara karşılık verilen bağımsız bölüm numaraları ve sahipleri belirtilerek kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilir.

Olayımızda: Davacı, taşınmazın mümkünse aynen taksimi, aksi halde satılmasını talep etmiştir. Davalılar vekili taşınmaz üzerinde 4 adet bağımsız bölüm bulunduğunu, ivaz ilavesi sureti ile paydaş sayısı nazara alınmak suretiyle kat mülkiyetine çevrilebileceğini savunmuştur. Yapılan keşifte yapıların nitelikleri üzerinde durulmamıştır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 50. maddesinde yazılı özelliklerin taşınmazda mevcut olup olmadığı hususu üzerinde bilirkişiden mütalaa alınmamıştır. Yukarıda açıklanan esaslar nazara alınarak taşınmazın kat mülkiyetine çevrilmesinin mümkün olup olmadığının keşif yapılarak saptanması; mümkünse bu yolda, aksi halde şimdiki gibi satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermek gerekirken noksan inceleme soncu verilen karar usul ve yasaya aykırı bulunduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir