1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2012/9520 K: 2012/9872


Zorunlu geçit hakkının genel yola kadar kesintisiz olarak kurulması şarttır. Aleyhine geçit kurulan taşınmaz ile genel yol arasında bulunan taşınmazdan geçit kurulmaması suretiyle kesintisizlik ilkesi ihlal edilmiştir.

Taraflar arasındaki geçit hakkı kurulması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 02.02.2012 gün ve 2012/571 – 1271 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı … vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalı … davanın reddini savunmuş, davalı … davayı kabul etmiş, diğer davalılar savunmada bulunmamışlardır.

Mahkemece, dava kabul edilmiş, hükmü davalı … vekili temyiz etmiş, karar Dairemizce onanmıştır. Davalı … vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

Mahkemece, 64, 67 ve 95 parsel sayılı taşınmazlar lehine, 18.08.2010 tarihli bilirkişi raporunda 1 no’lu güzergah olarak gösterilen, B, C, D, Z ve E harfleri ile işaretli ve 62 parsel sayılı taşınmazın doğu cephesinden 2002 yılında tescil edildiği bilirkişilerce rapor edilen geçit hakkına müteakip yola ulaşan yerden geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü, davalı … vekili temyiz etmiştir.

Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.

Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.

Zorunlu geçit hakkının yukarıda açıklandığı gibi genel yola kadar kesintisiz olarak kurulması şarttır. Davacıların maliki oldukları 64, 67 ve 95 parsel sayılı taşınmazlar yararına B, C, D, Z ve E ile işaretli yerden geçit kurulmasına karar verilmiş ise de 18.08.2010 tarihli bilirkişi raporundan anlaşıldığına göre tesis edilen geçitin önceki geçide bağlantısının sağlanması kesintisizlik ilkesine aykırı olmuştur. Bir başka deyişle, aleyhine geçit kurulan taşınmaz ile genel yol arasında bulunan 62 parsel sayılı taşınmazdan geçit kurulmaması suretiyle kesintisizlik ilkesi ihlal edilmiştir.

Bu durumda mahkemece, davacılara ait 64, 67 ve 95 parsel sayılı taşınmazlar lehine 62 parsel sayılı taşınmaz üzerinde tesis edildiği bilirkişilerce rapor edilen geçit irtifakının bulunduğu kısımdan da geçit tesisi gerekir.

Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş davalı … vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile onamaya ilişkin Dairemizin 02.02.2012 tarih 2012/571 – 1271 sayılı ilamının KALDIRILMASINA, temyiz olunan mahkeme kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.09.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir