Son Yazılar

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2002/7720 K: 2002/9775 T.28.11.2002

Kadim ya da tahsisli mera olmasına rağmen, bir şekilde kadastro işlemi esnasında tespit dışı tutulması o yerin mera olma özelliğini değiştirmez. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle,…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/3560 K: 2003/4553 T.27.5.2003

Orman ve orman içi mera içinde yer alıp meranın devamı niteliğinde olan taşınmazların mülkiyetinin (orman ve merada) zilyetlik yoluyla kazanılmasına yasal olanak bulunmadığından dava konusu iki parça taşınmazın bir bütün olarak mera niteliği ile sınırlandırılıp özel siciline yazılması gerekir. Taraflar…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/3691 K: 2003/5225 T.23.6.2003

Kamu malı olan mera, yayla ve ormanlardan yararlanma hakkı olan ve kesim hakkı bulunan o yerde yaşayan o köyde ikamet eden kişilerin dava açmakta hukuki yararı vardır Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2003/4528 K: 2003/5447 T.24.6.2003

Davada hazine ve orman yönetimi taraf olması nedeniyle bu davanın kabul edilebilmesi için davacılar zilyetliğinin dava açıldığı tarihe  kadar 20 yıl çekişmesiz, aralıksız, malik gibi devam etmesi ve  taşınmazın orman veya mera olmayıp zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğunun saptanması gerekir. Taraflar arasındaki elatmanın…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/8979 K: 2005/13503 T.14.11.2005

Dava mera komisyonu tespit ve tahdit kararının 30 günlük askı ilanı süresi içinde açılmış ise de, mera komisyon kararı askı ilanından çok önce 1983 yılında bu köyde genel arazi kadastrosu kesinleştiğine ve mera komisyonunun yaptığı tespit ve tahdit kararı ile…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1807 K: 2005/6242 T.13.5.2005

Meraların mülkiyeti hazineye, kullanma yararlanma hakkı belediye sınırları içindeki taşınmazlarda belediye başkanlığına, köy sınırları içinde bulunan taşınmazlarda köy tüzel kişiliğine aittir. Orman yönetimi, sadece hazineyi taraf göstererek eldeki davayı açmış olmakla; köy tüzelkişiliğinin davaya katılımı sağlanarak husumet yaygınlaştırılmalı oluşacak sonuca…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/1722 K: 2006/2344 T.27.2.2006

Mera niteliğiyle sınırlandırılan taşınmazlar hakkında açılacak davaların 3402 sayılı yasanın 12/3. Maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olacağına ve çekişmeli taşınmazın 115 numaralı mera parseli içerisinde kaldığı bilirkişi raporu, kadastro müdürlüğünün yazısı ile kesinleşen orman kadastro haritalarından da…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2005/1401 K: 2005/5771 T.3.5.2005

Belediye sınırları içindeki meraların intifa (kullanma- yararlanma) hakkı belediye başkanlığına, mülkiyeti ise hazineye aittir. Bu sebeple, hazinenin de davaya katılımı sağlanarak husumet yaygılaştırılmalı, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtay’ca…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/7817 K: 2006/10533 T. 13.7.2006

Çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde ( b ) ve ( c ) ile gösterilen bölümlerinin kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlendiğine göre: orman yönetiminin bu bölümlere ilişkin davasının kabulüne ve bu bölümlerin mera kaydının iptali ile orman niteliğiyle hazine adına…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/7817 K: 2006/10533 T.13.7.2006

Yasal düzenlemeler karşısında mera tahsis komisyonunun bir yeri mera olarak tahsis etmesi o yerin niteliğini değiştirmeyeceğinden, bu yer orman ise orman niteliğini kayıp etmiş sayılmayacaktır; bu nedenle taşınmazın bilirkişi krokisinde gösterilen ve  kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlenen  bölümlerinin mera kaydının…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2004/2957 K: 2004/3877 T: 20.1.2004

Mera, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına, bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar,…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/458 K: 2004/1318 T.6.4.2004

Komşu taşınmazlarla ilgili davalar ayrılmışsa da uyuşmazlığın niteliği ve davanın tarafları dikkate alındığında biri hakkında verilecek hükmün diğer davanın sonucunu etkileyeceğinden davalar arasında fiili ve hukuki irtibatın varlığının kabulü gerekmekle; dava dosyalarının birleştirilmesi zorunludur. Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/452 K: 2004/872 T. 11.3.2004

Özet: Bir yerin mera olarak kabul edilebilmesi için taşınmazın yetkili idari merciler tarafından mera olarak tahsis edilmiş olması ya da taşınmazın öncesinin bilinmeyen bir zamandan beri geleneksel biçimde kullanıla gelen kamu malı niteliğinde mera olduğunun anlaşılmasına bağlıdır. Kadastro sırasında dava…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2004/492 K: 2004/1294 T.5.4.2004

Özet: Kural olarak meraların çıplak mülkiyeti hazineye, intifaı ise bulunduğu köy ya da belediye tüzel kişiliğine aittir; belediye hudutları içinde kalan kamu malı niteliğindeki meraların mülkiyetinin belediyeye geçmesine yasal olanak bulunmamaktadır; bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2006/759 K: 2006/819 T.24.3.2006

Özet: Mahkemece dava konusu taşınmazın öncesinin kamu malı niteliğinde mera olduğu yetkili idari merciler tarafından 4753 ve 5618 sayılı yasalar uyarınca tapu kaydı oluşturulduğu ve bu yolla taşınmazın türü yetkili idari merciiler tarafından değiştirildiği dikkate alınarak ve hazine tapusuna değer…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2005/711 K: 2005/3482 T.14.11.2005

Özet: Öncesinin mera olduğu belirlenen taşınmazın zilyetlikle iktisabı mümkün değildir; kural olarak meralar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımaz. Davalı hazinenin 146 ada 30 parsel sayılı taşınmazın uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 29.9.2003 günlü haritada (A) harfi…

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2005/10791 K: 2005/14247 T.22.12.2005

Özet: Mera Kanunu’nun 3. maddesinde; otlak; "mera ile aynı niteliklere sahip yerlerdir" diye tanımlanmış olup özel mülkiyete konu edilemez, zamanaşımı ile iktisap olunamaz. Mahkemece; keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve davalı beyanından, taşınmazın köy tüzel kişiliğine ait otlakiye olup, tapusu ve…

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2006/1722 K: 2006/2344 T.27.2.2006

Özet: Mera niteliğiyle sınırlandırılan taşınmazlar hakkında açılacak davaların 3402 sayılı yasanın 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olacağına ve çekişmeli taşınmazın 115 numaralı mera parseli içerisinde kaldığı bilirkişi raporu, kadastro müdürlüğünün yazısı ile kesinleşen orman kadastro haritalarından…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2003/9098 K: 2003/10113 T.2.10.2003

Özet: Öncesinde, çekişmeli yerin mera vasfında bulunduğu, davalının kayda dayalı bir hakkının söz konusu olmadığı görülmekle; davalının taşınmaz üzerindeki yapıdan dolayı 3194 sayılı yasanın 18. maddesinden kaynaklanan bir hakkının varlığından söz edilemez; davalının şerhten kaynaklanan hakkının kişisel hak niteliğinde bulunduğu…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/930 K: 1997/172 T.12.3.1997

Süresi neye ulaşırsa ulaşsın meraların kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yolu ile edinilmesi mümkün değildir. Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; K: Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.3.1995 gün ve 1994/8-1995/77 sayılı kararın…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2005/8-452 K: 2005/469 T.20.7.2005

Özet: Bir gayrimenkulün kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlikle iktisap edilmesi için, gayrimenkulün vasfı iktisaba elverişli yerlerden olmalıdır; söz konusu gayrimenkul, yaz aylarında yayla evi ve mevsimlik sebzelerin yetiştirildiği bahçe olarak tasarruf edilen yerlerdendir bu durumda, anılan gayrimenkulün yayla vasfında yerlerden olup…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1996/17-294 K: 1996/426 T.29.5.1996

Özet: Çevresi yayla olan, şahısların bu yerde yayla evi yapmak ve arsa olarak kullanmak suretiyle yararlandıkları anlaşılan taşınmazın öncesinin kadim yaylak olduğunu kabul etmek gerekir; 3402 sayılı Kadastro Yasasının 16/b maddesi gereğince kamu malı niteliğindeki yaylak yerleri özel mülkiyete konu…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/7-377 K: 2003/397 T. 4.6.2003

Özet: Vergi kayıtları mülkiyet belgesi niteliğinde olmadığı gibi meralar için oluşturulan vergi kayıtlarının hukuksal bir değeri bulunmamaktadır. Mera olarak tahsis edilen taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımaz. Taraflar arasındaki "tespitin iptali, tescil" davasından dolayı yapılan…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2006/5-227 K: 2006/265 T.3.5.2006

Özet: Meralar, özel mülkiyete konu olamazken; sahipsiz yerlerin, devletin veya özel bir kişinin mülkü haline gelmesi imkan dahilindedir; bu anlamda sahipsiz yer" kavramı merayı kapsamaz; dolayısıyla mera üzerinde, kanunun tarif ettiği biçimde muhtesat oluşturulması ve bedelinin ödenmesi olanağı yoktur. Taraflar…