1. Anasayfa
  2. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2001/8499 K: 2001/10360 T:02.07.2001


Türkiye Vatansızlık Hallerini Ortadan Kaldırılması ve Azaltılması Hakkındaki Anlaşmayı onaylamamıştır. Ancak vatansızların taşınmaz mal edinmelerini engelleyen bir hükümde yoktur. Mülkiyet hakkının niteliği dikkate alındığında Türkiye’deki taşınmazları iktisap etmeleri gerekmektedir.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

K: Davacı Yani … ile Angelki … ( … ) babaları Vasil … 13.10.1984’de öldüğünü belirterek veraset ilamı verilmesini istemişlerdir.

1- Toplanan delillerden;

Miras-bırakan Vasil … kızı Angelki … 6.12.1979 tarihinde Türk vatandaşlığını kaybettiği ve 6.12.1978’de Yunan vatandaşlığına geçtiği mirasın intikali anında bu ülke ile Tapu Kanunun 35. maddesi anlamında karşılığını bulamadığı, taşınmazlar yönünden mirasçı olamayacağı yönünden verilen 8.3.2000 gün ve 1998/295- 231 sayılı kararın onandığı ve hükmün bu bölümünün kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacılardan Angelki hakkındaki kesinleşen karar dikkate alınmadan yeniden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

2- Davacılardan Yani … durumuna gelince; a ) Miras ölüm ile açılır. ( MK: m. 517 ) Tereke bir bütün olarak aktif ve pasifiyle birlikte mirascılık ehliyeti bulunanlara kendiliğinden intikal eder. ( MK: m. 519 – 522 ) Tapu Kanunun 35. maddesindeki karşılıklılığında bu tarih itibariyle araştırılması gerekir.

Miras bırakan Vasil 13.10.1984’de ölmüştür. Oğlu ( davacı ) Yani ise 20.2.1973’de Türk vatandaşlığını kaybetmiş, babasının olümünden sonra 10.3.1986’da Yunan vatandaşı olmuştur. Turk vatandaşlıgını kaybeden kişiler kayıp tarihinden baslayarak yabancı muamelesine tabı tutulurlar. İkamet, gayrimenkul edinme ve ferağı, miras ve calışma gibi konularda ancak Türk Kanunlarının yabancılara tanıdığı haklardan faydalanabilirler. ( V.K: m.29 ) Yani mirasın intikali anında vatandaşsızdır. Türkiye Vatansızlık Hallerini Ortadan Kaldırılması ve Azaltılması Hakkındaki Anlaşmayı onaylamamıştır. Ancak vatansızların taşınmaz mal edinmelerini engelleyen bir hükümde yoktur. Mülkiyet hakkının niteliği dikkate alındığında Türkiye’deki taşınmazları iktisap etmeleri gerekmektedir. Uygulamada bu doğrultudadır.

b ) Murisin eşi Atanasia 26.2.1990 da davacı Yani’nin Yunan vatandaşlığını iktisap ettiği 10.3.1986’dan sonra ölmüştür. Yunan uyruklu olduğu tartışmasız olan Atanasia’dan miras iktisap edebilmesi karşılıklılık şartına bağlıdır. (TK: m. 35 )

Daha önce 1. bentte gösterilen kararlarda açıklandığı üzere Yunanistan ile ülkemiz arasında vatandaşların gayrimenkuller yönünden mirasçı olması bakımından karşılıklılık oluşmamıştır.

O halde, gayrimenkuller yönünden Tapu Kanununun 35. maddesi gereğince karşılıklılık esası bulunmadığından söz konusu Anastasia’ya kalan paya davacı Yani’nin mirasçı olamayacağı açıktır.

Gerçekleşen bu durum karşısında, davacı Yani’nin babası Vasil’den yalnızca kendi payı kadarı dikkate alınıp verasetin sübutuna karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi de yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 02.07.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir