1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/5254 K: 2018/3743


Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.09.2012 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.07.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı, adına kayıtlı 177 ada 51 parsel sayılı taşınmazın genel yola bağlantısının olmadığını belirterek taşınmazı lehine geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Davalı … vekili, ulaşımı sağlayan bir yolun zaten mevcut olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

Davalı …, 16 parsel maliki olarak davaya dahil edildiğini, parselinin küçük bir parsel olduğunu ve geçit hakkının verilmesi durumunda parselinden yararlanma imkanının kalmayacağını, yolun devamında su kuyusu ve ev bulunduğunu, geçit hakkının 4 no’lu alternatiften verilmesi durumunda su kaynağının zarar göreceğini, belirterek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, ilk kararda davanın kısmen kabulü ile davacıya ait 177 ada 51 parsel lehine, 4 no’lu alternatif olan aynı köyde kayıtlı 177 ada 15 parsel ve 177 ada 16 parsel sayılı taşınmaz aleyhine 3 metre genişliğinde toplamda 159.71 m2 geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmün, davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine;

Dairemizin; 18.06.2015 tarih 2014/13566-2015/6842 E-K sayılı ilamı ile “davaya konu olayda 177 ada 15 sayılı parseli ikiye bölecek şekilde geçit kurulduğu görülmektedir. Bu şekilde aleyhine geçit kurulan bu parsellerin ekonomik kullanım bütünlüğünü bozacağından mahkemece öncelikle aleyhine geçit kurulacak parseller bölünmeksizin başka seçeneklerden geçit kurulmasının mümkün olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Bilirkişilerden özellikle 2 no’lu güzergahtan günümüzün teknolojisinden yararlanılarak makul sürede ve emek harcanarak geçit yolu açılmasının mümkün olup olmadığı konusunda ek rapor alınmak suretiyle geçit kurulup kurulamayacağı araştırılarak gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir denilerek bozma kararı verilmiştir.

Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; Davanın kısmen kabulü ile; davacıya ait 177 ada 51 parsel lehine kadastro bilirkişisinin 11/01/2016 tarihli krokisinde belirttiği 7 nolu alternatif olan 177 ada 15 parsel sayılı taşınmaz aleyhine toplamda 163,41 m2 geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü; davalı … vekili temyiz etmiştir.

Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.

Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.

Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.

Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle … alanlarında, nihayet bir … aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.

Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.

Somut olaya gelince; mahkemece, 177 ada 51 parsel lehine kadastro bilirkişisinin 11/01/2016 tarihli krokisinde belirttiği 7 nolu alternatif olan aynı köyde kayıtlı 177 ada 15 parsel sayılı taşınmaz aleyhine toplamda 163,41 m2’lik kısımdan geçit hakkı tesisine karar verilerek, bozmaya uyulmasına rağmen bozma gerekleri yerine getirilmemiş; davalı …’e ait 177 ada 15 parsel sayılı taşınmaz ikiye bölünerek taşınmazın ekonomik kullanım bütünlüğü bozulacak şekilde hüküm tesis edilmiştir.

Dairemizin yukarıda belirtilen ilkelerine göre zorunluluk bulunmadıkça aleyhine geçit kurulacak taşınmazın bölünmemesi, ekonomik kullanım bütünlüğünün bozulmaması gerekir; Bilirkişi raporunda alternatifler gösterilmiş ise de gösterilen yerlerden geçit hakkı kurulmasının imkansız olduğunun, tek ve zorunlu geçit hakkı tesis edilecek yerin mahkeme tarafından geçit hakkı tesis edilen yer olduğunun yeterince ve bilimsel olarak açıklanamadığı görülmüştür.

Mahkemece; Taşınmazın bütünlüğü bozulmadan yola ulaşımın sağlanmasının mümkün olup olmadığı araştırılarak en uygun alternatiften geçit hakkı kurulmalı, başka yerden geçit hakkı tesis edilemeyeceğinin kesin olarak tespit edilmesi halinde şimdiki gibi geçit tesisinde zorunluluk varsa bunun nedeni kararın gerekçesinde açıklanarak geçit hakkı tesis edilmelidir.

Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden Dairemizin yukarıda belirtilen ilkelerine aykırı olarak 177 ada 15 parsel sayılı taşınmazı ikiye bölerek ekonomik kullanım bütünlüğü bozulacak şekilde geçit hakkı tesisine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir