1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2002/3582 K: 2004/394 T. 23.1.2004


ÖZET: Ruhsatlı yapıdaki ruhsata aykırılığın ne olduğu hususuna açıklık getiren yapı tatil tutanağının düzenlemesi suretiyle bir tespitin yapılması, bu tespitin tebliği suretiyle davacının yapısını mevzuata uygun hale getirmesi hususunda uyarılması gerekirken, doğrudan yapının tamamının yıkılması sonucuna yol açacak şekilde inşaat ruhsatının ve yapı kullanma izin belgesinin iptali yönünde işlem tesis edilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığı hakkında.

3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesinde; “”Bu Kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığı ilgili idarece tespiti, fenni mesulce tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir. Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur.

Durdurma, yapı tatil zaptının yapı yerine asılmasıyla yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılır. Bu tebligatın bir nüshası da muhtara bırakılır. Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibi, yapının ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya valilikten mührün kaldırılmasını ister.

Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu, inceleme sonunda anlaşılırsa, mühür, belediye veya valilikçe kaldırılır ve inşaatın devamına izin verilir.

Aksi takdirde, ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip, belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmaz nedeniyle 9.4.1997 günlü, 97/2 sayılı inşaat ruhsatının, 16.5.2000 tarihli tadilat ruhsatının ve 17.5.2000 günlü, 200/9 sayılı yapı kullanma izin belgesinin verildiği, diğer taraftan, davalı idarece Fen İşleri Müdürlüğünün 19.7.2000 günlü, 1186 sayılı yazısı doğrultusunda, kapalı çıkma nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32.maddesi uyarınca inşaat ve tadilat ruhsatlarının, yapı kullanma izin belgesinin ve su aboneliğinin iptali yolundaki dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.

İdare Mahkemesince karara esas alınan bilirkişi raporunda ise, davalı idarenin belediye encümeni kararında yapıldığını belirttiği kapalı çıkmanın niteliğinin yerinde tespiti yapılarak bahçe mesafesine tecavüzlü olduğundan bahisle ruhsata bağlanmasının mümkün olmadığı belirtilmiş bulunmaktadır.

İmar mevzuatı uyarınca, davalı idare tarafından ruhsatlı yapıdaki ruhsata aykırılığın tespit edilmesi, tespite ilişkin tutanağın yapı yerine asılması, bir nüshasının da muhtara bırakılması suretiyle ilgilisine tebliğ edilmesi gerekmektedir. Böylece ilgiliye bu tarihten itibaren bir ay içinde sözkonusu aykırılığı giderme veya bu aykırılık nedeniyle ruhsat başvurusunda bulunma imkanı tanınmaktadır. Ancak yapılan ikinci tespitte ruhsat alınmadığının veya ruhsata aykırılığın giderilmediği belirlenmiş ise yapıya ait ruhsatın iptali yoluna gidilebilecektir.

Dava konusu olayda ise, ruhsatlı yapıdaki ruhsata aykırılığın ne olduğu hususuna açıklık getiren bir tespitin yapılmadığı, bu tespitin tebliği suretiyle davacının uyarılmadığı ve yapısını mevzuata uygun hale getirme imkanı tanınmadan Fen İşleri Müdürlüğü yazısı esas alınarak doğrudan yapıya ait ruhsatların ve yapı kullanma izin belgesinin iptali yolundaki işlemin tesis edildiği görülmektedir.

Bu durumda, belirtilen hususlar göz önünde bulundurulmak suretiyle uyuşmazlık hakkında İdare Mahkemesince yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.