1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1998/6077 K: 1999/5998


Dolgu alanı üzerine inşa edilen çimento dolum ve paketleme tesisinin Kıyı Kanununun 6 ve yönetmeliğinin 13. 14. maddelerinde tanımlanan kıyılarda ve dolgu alanları üzerinde yapılabilecek yapı ve tesisler kapsamında olmadığı, “liman” tamun içinde değerlendirilemeyeceği.

İstemin Özeti: Antalya 1.İdare Mahkemesinin 26.3.1998 günlü, E: 1996/58. K: 1998/244 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

Tetkik Hakimi Leyla Kodakoğlu’nun Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Savcı Tülin Özgenç’ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen karann dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay 6. Dairesisince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava Liman sahası içinde çimento dolum ve paketleme tesislerinin yapılmasına izin verilmesi ve bu inşatın durdurulmaması yolundaki işlemlerin iptali istemiyle açılmış; idare mahkemesince. Danıştay 6. Dairesisince verilen 13.2.1996 günlü, E: 95-5130 K: 96-839 sayılı bozma kararına uyularak. … Büyükliman sahası içinde dava konusu tesisin yapılması için 2000 m2 Tik bir alanın Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürlüğünden kiralandığı, ruhsatsız inşa edilen tesis için bu davanın devamı sırasında cezalı inşaat ruhsatının alındığı, Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. nin faaliyet alanını belirleyen ana statüsünün 4/3 maddesindeki tekel olarak liman iskele ve rıhtımlarda, yükleme boşaltma. aktarma ve hammaliye işlerini yapma ve bunlar için gerekli tesisleri kurup imletme amacına yönelik bir tesis niteliği taşıyan dava konusu yapıların özel bir şirket aracılığı ile yaptırılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı. Kıyı Kanunu uyarınca limanlarda inşa edilmesi mümkün olan yapılar kapsamında bulunan ve çevreye olumsuz bir etkisi olmayan tesislerin yapılmasına izin verilmesine <je mşa atının durdurulmamasına ilişkin işlemlerin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

3621 sayılı Kıyı Kanununun 6. maddesi ile Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 13. ve 14. maddesinde kıyılarda ve dolgu alanları üzerinde yapılabilecek yapı ve tesisler ayrıntılı olarak belirlenmiştir.

Anılan yasa ve yönetmelik kuralları uyarınca, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olan kıyıda iskele, liman, barınak gibi kıyının kamu yararına kullanılmasına ve kıyının korunması amacına yönelik alt yapı ve tesisler ile. faaliyetlerinin özelliği gereği kıyıdan başka yerde yapılmaları mümkün olmayan tersane, gemi söküm yeri gibi özelliği olan tesisler yapılabileceği: doldurma ve kurutma suretiyle kazanılan arazilerde ise. kara. deniz, hava ulaşımına yönelik alt yapı tesisleri, yeşil alan düzenlemeleri kapsamında park. çocuk bahçesi, açık spor alanları ile açık alan ağırlıklı olmak iizef”e takılıp sökülebilir eleman ile inşa edilen lokanta, gazino. ^ay bahçesi, sergi üniteleri ve idare binalarını içeren fuar. piknik, eğlence alanları >am toplum yararına açık olmak şartıyla konaklama hariç günübirlik turizm yapı ve tesisleri yapılması mümkündür.

Uyuşmazlık konusu olayda ise. önce ruhsatsız olarak inşa edilen, daha sonra … Belediyesince cezalı ruhsata.bağlanan tesisin denizyolu ile gelen dökme çimentonun depolanarak, daha sonra paketlenmesi ve liman dışına çıkartılarak pazarlanmasına yönelik bir tesis olduğu ve … Büyükliıuan Sahası içindeki dolgu alam üzerine yapıldığı anlaşılmaktadır.

Bu durum karşısında, dolgu alanı üzerinde yapılması mümkün olmayan ve “Liman” tanımı içinde değerlendirilmesi olanağı bulunmayan böyle bir tesisin yapılmasını durdurmayan ve daha sonra cezalı ruhsata bağlayan davalı idare işlemlerinde mevzuata uyarlık bulunmadığından, aksı yoldaki idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle Antalya 1.İdare Mahkemesinin 26 3.199S günlü. E: 1996/58. K.1998/244 sayılı kararının bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 24.11.1999 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

tdare mahkemesi kararında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek mahkeme kararının onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir