Danıştay 6. Dairesi E: 2002/5591 K: 2004/1595 T: 16/03/2004
İmar kanunun imar planlarının yapılması hususunda ilgili idarenin yetkisini yer yönünden sınırlandırdığı Devamını Oku
İmar kanunun imar planlarının yapılması hususunda ilgili idarenin yetkisini yer yönünden sınırlandırdığı Devamını Oku
Bilirkişi raporunda yol güzergâhının değiştirilmesini öngören imar planı değişikliğinin şehircilik ve planlama esaslarına uygun olmadığının belirtilmesi nedeniyle işlem idare mahkemesince iptal edilmişse de önceki imar planı ile uyuşmazlık konusu planın incelenmesinden, ilk planda yolun kavisli olduğu ve yol güzergahı itibariyle trafiğe engel durumda bulunduğu, yeni planın bu sakıncaları giderdiği anlaşıldığından, mahkemece bilirkişi raporuna göre karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Uyuşmazlık konusu imar planı değişikliği kamuya ait aktif bir yeşil alanın kaldırılması sonucunu doğurduğundan, bu işlemin beldede yaşayan bir kişi olan davacının menfaatini ihlal etmesi nedeniyle dava açabileceği Dava, 8 m.lik yol ve parkın kaldırılmasına ilişkin imar planı değişikliği işleminin… Devamını Oku
İmar planı değişikliği, kamunun ortak kullanımına ayrılmış bir alanın bu kullanımdan çıkarılmasını öngörmediğine göre, belde sakini olan davacının kişisel bir menfaatinin ihlalinden söz edilemeyeceği, belediye meclis üyesi olarak meclis toplantılarında belde halkının hakkını koruma görevini yerine getirmeyen davacının kararın oluşmasından sonra dava açmakta meşru ve kişisel bir menfaatinin bulunmadığı Devamını Oku
Mia alanı koruma kurulu kararı ile sit alanı ilan edildiğinden mahkemece imar planlarının esasının incelenmesinde isabet görülmediği keza kamulaştırma işlemleri koruma imar planına göre yapılması gerektiğinden kamulaştırma işleminin mahkemece iptalinde sonucu itibariyle isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku
T.M.M.O.B. mimarlar odasının planlama ile ilgili hususlarda menfaat ilişkisi bulunduğundan, mahkemece imar planının iptali isteminin ehliyet yönünden reddine karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
İmar planının ilgili paftasının incelenmesinden, uyuşmazlık konusu yörede yalnızca yaya yolları bulunduğu dolayısıyla trafik yolunun gerekli olduğu anlaşıldığından, idare mahkemesince yeterli olmayan bilirkişi raporuna göre 12 m. Yol öngören imar planı değişikliğinin iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Maliye hazinesince cami yapılmak üzere diyanet işleri bakanlığına tahsis edilen yerin imar planı değişikliği yapılarak park ve çocuk bahçesine ayrılmasında planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı Devamını Oku
Taşınmaz sahibi ile taşınmaz üzerinde kat karşılığı satış vaadi sözleşmesi yapmış olan müteahhidin o taşınmazla ilgili imar planı değişikliği için dava açma ehliyeti bulunmadığı Devamını Oku
İzmir çevreyolu-aydın otoyolunun bornova kent içi geçişinin tüm karayolu ulaşım ilişkileri çerçevesinde ele alınarak özellikle bu alternatifin seçilmesine etken olan bornova şehir içi trafiğinin rahatlatılması ve ege üniversitesi tıp fakültesi hastanesine giriş ve çıkışın rahatlaması amaçları yönünden yeniden bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği Devamını Oku
3030 sayılı Kanun kapsamına giren yerlerde de 3194 sayılı Kanunun 9. maddesinin 2. fıkrası hükmünün uygulanabileceği. Devamını Oku
Uygulama imar planının planlanan alanın tümünü makro ölçekte kavrayan bir plan olmasının nazım imar planı olmaksızın uygulama imar planı üretilebileceği anlamına gelemeyeceği Devamını Oku
İmar planı değişikliği bir bölüm taşınmazı kapsadığından, yeşil alanın yalnızca bu bölümün ihtiyacını karşılayacak nitelikte olmasının yeterli olacağı nedeniyle tüm çevrenin yeşil alan ihtiyacını karşılayacak şekilde planlama yapılmasına gerek olmadığı Devamını Oku
Yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda davacıya ait 4 katlı yapı yanında civarda bulunan yapılar göz önünde bulundurulmaksızın bu taşınmazları etkileyen imar ıslah planı ile yol geçirilmesinde şehircilik ve planlama ilkelerine uyarlık bulunmadığı belirtildiğinden, mahkemece anılan planın… Devamını Oku
İmar planı değişikliği isteminin nazım imar planı ara kararlarına aykırı olup olmadığının bilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenmesi gerektiği Devamını Oku
İmar planı değişikliği ile kaldırılan otopark yerinin hizmet verdiği bölgenin merkez olma özelliği gözetilmediğinden mahkemece eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna göre karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Danıştay kararı doğrultusunda hazırlanan ve 12.12.1991 tarihinde turizm bakanlığı tarafından kabul edilen side-bingeşik mevkiine ilişkin 1/1000 ölçekli imar planında mevzuata aykırılık görülmediği Devamını Oku
Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, taşınmazın sit koruma alanı sınırında enerji nakil hattı altında bulunduğu, çevre koşulları itibariyle bu yerin park ve yol olarak düzenlemesi gerektiğinin belirtildiği nedeniyle imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılan dava mahkemece reddedilmişse de taşınmazın arkeolojik ve doğal sit koruma sınırı ve tampon bölge dışında kaldığı, arada 10 m.lik yol bulunduğu, çevrede enerji nakil hattı geçen yerlerde kalmasına karşın yapılaşmaya açılan alan bulunduğu anlaşıldığından eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Çevrede hangi adada kaç katlı yapılar yapıldığı, bunların yasal olup olmadığı, kat artırımı halinde yoğunluğun ne şekilde etkileneceği yönlerinden inceleme yapılmadığı anlaşıldığından, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu göz önünde bulundurularak yapıların kat adedini 3 ile sınırlayan imar planının iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki belgelerin incelenmesinden, küçük bir alanın park alanına dönüştürülmesini öngören imar planı değişikliğinin şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırı olduğu anlaşıldığından, anılan plan değişikliğinin mahkemece iptaline karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği Devamını Oku
Yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda bazı köylerin belediye mücavir alanı olarak belirlenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığının belirtilmesine karşın mahkemece işlemin yeni belediye kurulması halinde yeterli kaynağın sağlanması gerektiği bu nedenle bu köylerin belediye mücavir sahası olarak tespitinin yerinde olacağı gerekçesiyle iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Mücavir alan sınırlarının belirlenmesine ilişkin işlemler, idare mahkemesinin görev alanı kapsamındadır. Devamını Oku
Taşınmazın imar planında vilayet tevsii alanından çıkarılması konusunda başvurunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddi yolundaki valilik işleminin davaya konu edilemeyeceği Devamını Oku
Aynı yönde evvelce yapılan imar planı değişikliği Danıştay’ca iptal edildiğinden, mahkemece bu husus gözetilmeksizin bu konuda eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna istinaden davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku