Son Yazılar

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2013/2268 K: 2015/1437

Paylı mülkiyete tabi taşınmazda payı devralarak paydaş olan kişinin davalının eşinin dedesi olduğu ve davalının yeni doğan erkek bebeği nedeniyle doğum hediyesi olarak temlik işleminin yapıldığı, bu nedenle satış şeklinde yapılan temlik işleminin muvazaalı bulunduğu, tarafların gerçek amacının hibe olduğu…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2017/3048 K: 2017/9712 T: 26.12.2017

Önalım hakkına konu payın dava sırasında bir başka kişiye veya satışı yapan paydaşa satılması halinde davacı dilerse davayı yeni satın alan şahsa yöneltir, dilerse davasını tazminata dönüştürerek davalı hakkındaki davasını devam ettirir. Önalım hakkına dair payın satış yapan önceki paydaşa…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2018/1059 K: 2018/4843

Her iki davalının davaya konu taşınmazda hissedar haline gelebilmek ve taşınmazda hissedar olan davacıların şufa hakkının engellenmek amacıyla muvazalı olarak takas yaptıkları anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince yazılı gerekçe ile…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2018/111 K: 2018/825 T. 12.2.2018

Mirasbırakanı tanıyan davalı tanıklarının; mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazı davalıya sattığı, satış işleminin huzurlarında yapıldığı, davalının ayrıca mirasbırakanın Bağ-Kur primlerini yatırdığı ve eskiden beri davalının mirasbırakan ile ilgilendiğine dair beyanları ile mirasbırakandan değişik miktarlarda ve vasıflarda 20 parça taşınmaz kaldığı, mal…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/9824 K: 2015/10454 T: 7.9.2015

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddeleri uyarınca herkes iddiasını ispatla yükümlüdür. Somut olayda, muvazaa olgusu davacılarca kanıtlanmış değildir. Temlikin bakılma amacıyla yapıldığı, davalının da bakım borcunu yerine getirdiği anlaşılmaktadır. DAVA: Taraflar…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/5044 K: 2014/7189

Miras bırakanın kendisine intikal eden çekişme konusu taşınmazlardaki 1/4 payını vasiyetname yolu ile davalılara bıraktığı kayden sabittir. Bu işlem yönünden yukarıda açıklanan 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanma yeri yoktur. Hal böyle olunca; murisin davalılara vasiyetname ile bıraktığı…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/6621 K: 2014/8665 T: 28.4.2014

Somut olaya bakıldığında, mirasbırakanın boşanmadan önce davaya konu taşınmazı davalıya devrettiği, davalının boşanma davasında nafaka ve tazminat talebinde bulunmadığı, bu devrin gerçekte davalının mağdur olmaması için yapıldığı DAVA: Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın,…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/4241 K: 2015/3267

Muris muvazaası davalarında ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark,…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/3953 K: 2015/3138 T: 3.3.2015

Yapılan araştırma ve uygulama sonucu çekişme konusu taşınmazların resmi akitte gösterilen değeri ile o tarihteki gerçek değerleri arasında açık nispetsizlik bulunduğu, murisin ekonomik sıkıntısı ve mal satma ihtiyacının olmadığı, aynı zamanda Bağ-Kurdan emekli olup sosyal güvencesinin de bulunduğu, dava konusu…

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2011/4674 K: 2012/1582

Kamulaştırma işleminin tamamlanmasıyla taşınmazın mülkiyetinin kamulaştırmayı yapan idareye geçeceği ve idare adına tapuya tescil edileceği yasal zorunluluktur. Koşulları oluştuğu takdirde kamulaştırma kapsamında kalan taşınmaz bölümleri hakkında mülkiyetin tespitine karar verilmesi gerekir. Kuşkusuz hak sahiplerinin kamulaştırma bedeli için genel mahkemede dava…

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2010/20060 K: 2011/5976 T: 5.4.2011

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasıdır. Taşınmaza ilişkin geçerli bir kamulaştırma işlemi bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın bedel arttırım davası olarak kabul edilmesi doğru olmadığı gibi, davacı tarafından da dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası olarak nitelendirilmiş ve…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2015/9961 K: 2015/11994 T: 7.9.2015

İrtifak hakkından dolayı taşınmazda meydana gelmesi kaçınılmaz değer kaybında değer düşüklüğünün oranı, taşınmazın cinsi, niteliği, kullanım şekli, eski irtifak hakkının niteliği, taşınmazda kapladığı alan ve yeri, istikameti dikkate alınarak belirlenmesi gerekir DAVA: Dava dilekçesinde, Dörtyol İlçesi Karakese Köyü, 939 parsel…

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2016/23867 K: 2017/13131

İrtifak hakkı sebebiyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin binde beşini geçemeyeceği, münavebeye esas alınan ürünlerin değerlendirme tarihi olan 2015 yılı Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü resmi verileri getirtilerek bilirkişi raporu denetlenip, sonuca göre karar verilmesi gerektiği. DAVA: Taraflar arasındaki…

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2014/1739 K: 2014/3881

Dava konusu irtifak hakkının tesis ve tescili sırasında taşınmaz malikine bir bedel ödenip ödenmediği araştırılmalı ve irtifak hakkı terkininin bedelsiz olarak yapılıp yapılamayacağı hususunda bir değerlendirme yapılmayarak, terkin işleminin bir bedel karşılığında yapılacak olması halinde bu bedelin miktarı noktasında konusunda…

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2009/11210 K: 2010/5896 T: 13.04.2010

Mahkemelerin masrafların artmasına ve işlerin gecikmesine neden olabilecek uygulamalardan kaçınmaları gerekir. Mahkeme aşamasında yapılacak ilanen tebligatı, uzlaşma aşamasında yapmanın zaman, emek ve para kaybından başka bir işe yaramayacağı herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Hal böyle olunca idarenin adresi bulunamayanlar yönünden…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/6448 K: 2016/10863 T: 26.12.2016

Önalım hakkı pay satışından 11 yıl sonra kullanılmıştır. Aradan geçen zaman içinde taşınmazın değerinde meydana gelen objektif artışlarla enflasyon olgusunun önalım bedelinin belirlenmesine etkisi de kabul edilmelidir. Bu hakkın şu veya bu sebeple geç kullanılmasından (somut olayda satışından 11 yıl…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12388 K: 2017/9296 T: 12.12.2017

Satış tarihinden itibaren geçen uzunca bir süre sonra taşınmazın değerinde meydana gelen objektif olayların yarattığı kıymet değişikliklerinin, önalım davalarında davayı açan paydaşın ödeme borcuna yansıtılması gerekir. Özellikle, satış tarihinden uzunca bir süre geçtikten sonra açılan önalım davalarında, davacı paydaşın ekonomik…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2009/6-32 K: 2009/69

TMK. 734.maddesi uyarınca da dava değerinin tapuda gösterilen satış bedeli ile alıcıya düşen tapu giderleri olduğu kabul edilmiştir. Böylece davaların kısa sürede açılıp, sonuçlandırılması amaçlanmıştır. Bu nedenle de tapuda gösterilen satış bedelinin esas alınması gerekmektedir. Ayrıca tapuda işlem yapan davalının…

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2009/6-31 K: 2009/68

Şufa davalarında dava değeri tapuda gösterilen satış bedeli ile alıcıya düşen tapu giderleridir. Mahkemece yapılan keşif sonucu belirlenen değere dayanarak görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.     Dava: Taraflar arasındaki "önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/9716 K: 2017/388

Önalım hakkı payın satılması ile kullanılabilen bir hak olup satış, mülkiyetin tapu kütüğünde tescil edilmesi ile geçerlilik ve aleniyet kazanır. Bu nedenlerle, tescile ilişkin bildirim yapılmayan davacı, payın davalı adına tescilinden sonra iki yıl içinde dava açtığından hak düşürücü süre…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12388 K: 2017/9296

Özellikle TMK 705 maddesi gereğince mülkiyet tescille geçmiş olup tapuda 28.03.2012 tarihinde 2046 yevmiye no'lu işlemle mahkeme hükmü infaz edilmekle önalım süresi başlayacağından dava süresinde açılmıştır. Satış tarihinden itibaren geçen uzunca bir süre sonra taşınmazın değerinde meydana gelen objektif olayların…

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2016/12592 K: 2017/5914

TMK'nın 732. maddesi gereğince önalım hakkı payın satılması ile kullanılabilen bir hak olup bu hakkın kullanılabilmesi için satış sözleşmesinin kurulması yeterli değildir. Satış, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmesi ile geçerlilik ve aleniyet kazanır. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2009/11467 K: 2009/13357

Tenkis davalarında zamanaşımını düzenleyen Kanuni Medeninin 513.maddesinde iki ayrı ilkeye yer verilmiştir. Birincisi, öğrenme gününü esas alan bir yıllık süre, diğeri ise; vasiyetnameler için açıldıkları günden, tenkise tabi diğer bütün tasarruflar için de miras bırakanın ölüm tarihinden itibaren beş yıllık…

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/10113 K. 2015/10825

Türk Medeni Kanunu'nun 571/1. maddesi ise “Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.” hükmünü amirdir. Bu süre hak…