Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 2008/9022 K: 2010/6191 T: 15.6.2010

Plan gereği Sağlık ve Rehabilitasyon Merkezi olarak ayrılan 3613 m2 lik tam parsel oluşturulduğu, böylece kamu ortaklık payından karşılanması gereken sağlık tesisinin davacının taşınmazından alındığı gibi 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemleri sırasında hisseli mülkiyetin korunması gerekirken hisselerin birleştirilmesi suretiyle de bir çeşit ferdileştirme yapıldığı anlaşıldığından; İdare Mahkemesince, bu hususlar göz önüne alınmak suretiyle uyuşmazlık hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2008/8349 K: 2010/6342 T: 16.6.2010

Kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurulu kararıyla; dava konusu imar uygulaması ile, hisseli olan tescilli yapı parselinden müstakil parsel oluşturulması, mevcut imar planında yol olarak görülen yerde imar parseli oluşturularak imar planına aykırı uygulamaya gidilmiş olması ve düzenleme sınırının yol ekseninden geçirilmiş olması nedenleri ile 3194 sayılı yasa'nın 18. maddesi uyarınca yapılan imar uygulamasının uygun olmadığına karar verildiği ve 2863 sayılı kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu uyarınca Kamu kurumu ve kuruluşları ile belediyelerin koruma bölge kurullarının kararlarına uymak zorundadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2012/4353 K: 2013/1108 T: 25.2.2013

İmar planında kamusal hizmete yönelik imar fonksiyonlarının sadece Hazineye ait ve boş arazi olması dikkate alınarak belirlenmiş olmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Konusunda uzman bilirkişilerden oluşan yeni bir heyetle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2013/5072 T: 19.3.2014

Dava konusu Bakanlar Kurulu kararı incelendiğinde, acele kamulaştırma yapılmasını gerektiren nedenlerin ortaya konulmadığı, acelelik halinin, üstün kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasını gerektiren hallerin açıklanmadığı görülmektedir. Her ne kadar, dosyada yer alan belgelerden Termik santrali kapsamında yapılacak çalışmalar için acele kamulaştırma kararı alındığı anlaşılmakta ise de, acele kamulaştırmaya ilişkin olarak yukarıda açıklanan özel ve istisnai koşullar bulunmadan ve idarece ortaya konulmadan, salt belirtilen nedenle acele kamulaştırma yapılması hukuken olanaklı değildir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2008/5856 K: 2010/3899 T: 16.4.2010

3194 Sayılı İmar Kanunu'nun arazi ve arsa düzenlemesi başlıklı 18. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, milli eğitim bakanlığı'na bağlı ilk ve ortaöğretim kurumları, yol, meydan, park, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol gibi umumi hizmetlerden ve bu hizmetlerle ilgili tesislerin oluşturulması amacıyla %40'a varan oranda düzenleme ortaklık payı alınmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2010/10709 K: 2011/2200 T: 14.6.2011

3194 sayılı Yasa'nın 18. maddesi uyarınca parselasyon işlemleri arsa ve arazilerin malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakati alınmaksızın tesis edilebileceğinden bu işlemlere karşı açılan davaların da tapuda kayıtlı malikler veya diğer hak sahipleri tarafından açılabilir. Malik olmayıp ancak taşınmaz üzerinde hak iddia edenlerin ise taşınmazın tapu kaydını adlarına tescil ettirmeleri üzerine dava açabileceği gözetilmelidir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2011/3367 K: 2012/3902 T: 28.6.2012

Parselasyon planı belediyelerce re'sen yapılan bir işlem niteliğinde olduğundan, parselasyon planının esasının incelenmesi gerekirken, düzenleme sahasındaki arsa payı itibariyle çoğunluğu sağlamayan parsel maliklerinin istemi üzerine parselasyon planının yapıldığından bahisle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde, hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2011/7373 K: 2013/956 T: 18.2.2013

Planda kamu kullanımına ayrılan alanların, düzenlemeye giren tüm taşınmaz maliklerinden eşit oranda alınacak düzenleme ortaklık payı ile karşılanması gerekirken, Hazine taşınmazlarının düzenleme sınırı dışında bırakılarak kamu kullanımına açılmasına neden olan dava konusu parselasyon işleminde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2013/6634 K: 2014/3737

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu`nda yapılan değişiklik sonucu büyükşehir belediyesi sınırları il mülki sınırları olarak değiştirilerek ilçe belediyeleri büyükşehir belediyesi sınırlarına dahil edilmiş ve buralara götürülecek hizmetler de büyükşehir belediyesi sorumluluğuna verilmiş ve buna bağlı olarak planlanan alan, merkez ilçe dışında bir ilçede olsa bile planın büyükşehir belediyesi tarafından ilan edilmesi ve bu ilanla birlikte, ilgili planın nerede ve nasıl görülebileceğinin mahalli haberleşme (hoparlör) araçları ile duyurulması ve bunun tutanağa bağlanması gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1998/2676 K: 1999/2714 T: 18.05.1999

Parselasyon işlemi sırasında aynı düzenleme alanında bulunan davacıya ait parsellerin birlikte değerlendirilmesinde ve parsellerin toplam yüzölçümleri üzerinden düzenleme ortaklık payı alınarak, imara uygun parseller oluşturulup Eski yerlerinden tahsis yapılmasından mevzuata aykırılıktan söz edilemez Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/873 K: 1992/230 T: 27.01.1992

Düzenlemeye giren iki kadastro parselinden düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra kalan kısımlarının imar plânı ile getirilen ebatları sağlamaması durumunda, iki kadastro parseline karşılık iki imar parseli verilmesi teknik olarak mümkün olamayacağından, bu halde müstakil imar parseli tahsisi yasaya uygundur Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/2996 K: 1994/3721 T: 24.10.1994

Parselasyon işlemleri bizzat muhatabına tebliği gerekli sübjektif ve kişisel işlemler olduğundan, parselasyon işlemi sonucunda verilen yeni parsellerin tapularının düzenleme tarihinin, işlemi öğrenme tarihi olarak alınması suretiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddedilmesinde yasal isabet yoktur. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1999/1663 K: 2000/3194

1/1000 ölçekli plân ile 1/5000 ölçekli plân arasındaki mevcut uyuşmazlığın nazım imar plânının üst ölçekli çevre düzeni plânına uygun hale getirilmek suretiyle giderilmesi gerektiğinden, dava konusu edilmeyen 1/25000 ölçekli çevre düzeni plânına uygun bulunan mevzi imar plânının nazım imar plânına aykırı olduğundan bahisle, iptaline karar verilmesinde isabet görülmemektedir. Devamını Oku